Gönderen Konu: Numeroloji ve Sayýlar  (Okunma sayýsý 11819 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdýþý crnkcclr

  • ........
  • Ýþi Kavrayan Geliþimci
  • *****
  • Ýleti: 1.212
  • Cinsiyet: Bayan
Numeroloji ve Sayýlar
« : 09 Mayýs 2008, 17:39:11 Cum »

sponsorlu reklamlar

Numeroloji ve Sayýlar
 

Numerolojinin Yýllarla Ýlgisi

Numeroloji, yýllarýn da rakamla simgelenmesi ve bunlarýn birer birer toplanmasý sonucunda bulunan deðerle iliþkili olarak o yýlýn nasýl geçeceðini önceden tahmin eder.
Mesela 1900 yýlý için 1 + 9 + 0 + 0 = 10 = 1 bulunur.

Numerologlara göre, bu yýl bilimde patlamayý,ilerlemeyi ve geniþlemeyi,yeniliklere açýk olmayý anlatmaktadýr. Pek çok Numerolog ise 19. yüzyýlýn bir özel þifresi olduðunu ve hemen yýlbaþýndan baþlayarak o çaðýn yeni bir dönenceye baþladýðýný ifade etmektedirler. 1920'lere bakýldýðýnda ayný sistemle toplamýnýn üç olduðu gözlenmektedir. Bu nedenle dünyanýn eðlence ve huzur döneminin baþlangýcýný açýklamaktadýr. 1930 yýllarý ise askeri bir gerilimin hazýrlýðýný ve fýrtýna öncesi sessizliði belirtir. Çünkü dört sayýsý savaþý, mücadele öncesini, sinsi yatýrýmlarý açýklamaktadýr. 1940'lar, savaþlarýn sonuçlandýrýlmasý, yerle bir olan eski düzenler yerine yeni olgular getirilmesi anlamýný taþýyor. 1950'li yýllarýn sayýsý altý, sevinçlerin çoðalmasý, genç kesim tarafýndan; zýrhtan çýkmaya baþlamak diye tanýmlanmaktadýr. Ayný anda ikinci ferahlýk dönengesidir. 1960'lar ise yedi sayýsýna denkleþtiðinden dolayý, yeni araþtýrmalarda, mistik alanlarda ve bilimsel araþtýrmalarda artýþlara teþviktir. Bu huzur yýlý olmakla beraber, onu takip eden ve sayýsý sekiz olan 1970 yýllarý tam tersine enflasyonlarý, bölge savaþlarýnýn çoðalmasýný,kriz dönengesini ve yayýlmasýnýn gerekçesidir. Sanat ve bilime yönelik geliþimlerde yýllarýn sayýlarla baðlantýsýdýr. 1950'nin sayýsý olan altý, ahenk,uyum ve dengeyi simgelediðinden Rock'n Roll dansý ve müzik çeþidi ortaya çýktý. Bu sayý hidrojen elementiyle birebir eþleþmiþtir ki, hidrojen bombasý hakkýndaki deneyim o yýl içinde yapýldý. Diðer taraftan soðuk savaþlar ve gruplara ayrýlmalarý da altý sayýsýnýn karþýlýklý güç dengesine baðlamak mümkündür. Bu nedenden dolayý da büyük devletler dengesellikte ön plana çýkarlar.


Emirplerin Gizemi

J. P. Farrel'e göre Dokuz ve On'un birinci kuvvetleri, Dokuz ve On'un ikinci kuvvetlerinin farkýdýr. Farrel, Emirp'ler (asal sayýlar) üzerinde durmaktadýr.

Emirp: Geriden de aynen okunan asal sayýlardýr. Bu özel kelimenin anlatýmýný þöyle yapmaktadýr. Basamaklar ters döndürüldüðünde ayrý bir asal sayý olan asal için kullanýlan deyim. Farrel'e göre son emirpal yýl 1949'dur, bunlardan sonra 3011 gelir. Sayýlarýn esrarý ile alakalý emirpler oldukça ilginçtir.

Sýrayla: 13 - 17 - 31 - 37 - 71 - 73 - 79 - 97 - 107 ... ve bunlar sonsuzdur.

Farrel'e göre Ýstanbul'un fethi ile emirpler arasýnda bir iliþki vardýr. 1453 bir emirptir onun basamaklarýna en küçük emirp olan on üç' ü ekleyip, oluþan neticesini görmeyi Farrel tavsiye etmektedir.

Mantýkla Bulunan Astroit

Dünyanýn temelinde sayýsal bir uyum bulunduðu þeklindeki görüþün geçmiþin doðal bir nedeni olarak, eski üstatlar bilimsel açýklamalarý rakamlarda arama ve sonucu bulma yolunu izlemekteydiler. Bu tür mantýksal analiz hemen hemen onlarý þöyle bir düþünceye yöneltebilmekteydi: Yaratan Dünya' yý altý günde yaratmýþ olmalýydý çünkü faktörlerinin toplamýna eþit olan bu sayý ilk kusursuz sayýydý. Günümüzde böyle bir iddia boþ görünmektedir. Bununla beraber þunu inkar etmemek lazým:

Pek çok önemli keþif, doðadaki olaylarda birtakým sosyal kalýplarýn fark edilmesi sonucunda yapýlabilmiþtir. Bu kalýplarýn gerisinde yatan nedenlerin bilinememesi ise apayrý bir sorundur. Buna örnek olarak asteroidlerin bulunmasýna neden olan Titius-Bode Yasasý gösterilebilir. Bu yasanýn ortaya çýkýþý þöyle olmuþtur: Yapýlan hesaplamalar sonucunda gezegenlerin Güneþ'e olan göreceli uzaklýklarýnýn basit bir sisteme dayalý olduðu fark edildi. Ancak, Mars ile Jüpiter arasýnda bir boþluk görülüyordu. Bu sebeple söz konusu olan noktaya denk düþen bir gezegen olmasý gerektiði öne sürüldü. Araþtýrmalar neticesinde hakikaten de bu noktada bir cismin bulunduðu anlaþýldý. Ancak bu bir gezegen deðildi. Artýk zamanýmýzda binlercesi bilinen küçük uzay cisimleri denilen asteroidlerin ilk keþfedileniydi.

Bilim ve Sanatta Sayýlar

Rakamlarýn kainatýn sýrlarýnýn anahtarý olduðu inanýþý, pek çok sanatýn özünde bulunmaktadýr. Aþaðý yukarý mistik boyutlara varan bu inanýþ, on yedinci yüzyýldaki bilimsel devrime kadar ve hatta ondan sonra da bilgi dallarýnýn odak noktasýný oluþturdu. On dokuzuncu asýrda da Voltaire, D'Alembert, J.J.Rousseau, Diderot sayý bilimini (numeroloji) savunuyorlardý. Rimbaud, sayýlar ve renkler arasýndaki orantýlarý arýyordu. Baudelaire, sayýlar ile doðayý iliþkilendiriyordu. Eski Yunan'dan kalma bir mirasý, matematikçi ve felsefeci olan Pisagor'un mirasýný sürdürüyorlardý. Pisagor, rakamlardan ziyade müzikle de ilgileniyordu. Öðretilere göre müzik, rakamlarla ve orantýlara baðlý bir titreþim dizisi olan bir sistemdi. Titreþimlerden oluþan kainatsa, rakamsal bir sisteme dayanýyordu. Evren = Titreþim = Orantý = Sayý'dýr denilebilir. Bilim ve sanatýn en pozitif baþarýlardan bazýlarý, esin kaynaðýný rakamlarýn kainatýn sýrrý olduðu inanýþýndan aldýlar. Farklý bilim ve sanat dallarý, rakamlarýn ortaklaþa dili kanalýyla bir araya geldiler. Rakamlarý birer simge olarak kabullenirsek, bunlarýn simgeledikleri manalarý araþtýrmak da bir çeþit yaratýcý uðraþtýr. Tabi ki soyutsal olarak denebilir. Hatta bir gizem anahtarý olabilir. Astronomi, þiir, müzik, mimarlýk ve ilahiyat, rakamlar yoluyla "harmonia mundi"yi, dünyadaki ahengi yansýtmaktadýr.

Rakam her þeyde vardýr. Bu düþüncenin bir anlatýmý St. Augustine'in dans konusunda söylediði þu sözlerde gözlemlenebilir: "Dansta size zevk veren þeyin ne olduðunu sorun; sayýlarýn " Bak, iþte buradayým!" dediðini duyacaksýnýz. Bedensel duruþlarýn güzelliðini inceleyin; her þeyin sayýca yerli yerinde olduðunu göreceksiniz. Bedensel hareketlerin güzelliðini inceleyin; her þeyin sayýca dakik olduðunu göreceksiniz." Rakam, dünyasal ahengin ve düzenin özüdür.


Sayýlara karþý olan ilgiyi ya da ifade ihtiyacýný yada bir aydýnlatma merakýný çaðdaþ felsefecilerde ve matematikçilerde de gözlemlemek olasýdýr. Mükemmel bir sanat yapýtý yaratmanýn yolu, rakamlarý doðru bir þekilde kullanmaktan geçer. Bu düþüncenin temeli Eflatun'a kadar götürülebilir. Eflatun karþýlýklý tartýþmaya dayanan felsefi yapýtý Philobus'ta þöyle diyordu: " Ölçü ve orantý nitelikleri, deðiþmez bir biçimde, güzellik ve inceliði oluþturur." On beþinci yüzyýl ortalarýnda yaþayan mimar Leon Battista Alberti ise ayný görüþü þöyle anlatmaktaydý: "Kuþku yok ki, doða bir tutarlýlýk ve süreklilik içinde davranmaktadýr. Doðanýn bütün iþlemlerinde deðiþmez bir benzeþme vardýr. Buradan vardýðým sonuç þudur ki, kulaklarýmýzda hoþnutlukla çýnlayan ses birliðini saðlayan sayýlar ile gözlerimizi ve zihinlerimizi okþayan sayýlar týpatýp aynýdýr." Mezopotamya üstatlarý için rakamlar sadece bir nicelik iþareti deðildi. Niceliði geçen, bir güce sahip olan, kutsal (yüce) sayýlan bir simgedir. Týpký içinde özel bir güç taþýyan bir deðeri, bir anlamý olan isim gibi.

Çok daha ileriye gidildiðinde, rakamlarýn bir baþka özelliði ile karþýlaþýlýr. Rakamlar, bir noktadan sonra sadece nicelikler arasýndaki iliþki, orantýlarý ve karakterleri kapsamýyor, hatta nesnelerin temeline (özüne) varýyorlar. Corbusier'nin Modüler diye isimlendirilen sistemi, eski çaðlardan itibaren özellikle göze hoþ gözüktüðü için kabullenilen bir oran olan, altýn kesim kuralýna dayanmaktaydý. Çizginin altýn kesim kuralýna göre bölünmesinde gözlenen ölçü þöyleydi: Çizginin tamamý ile en uzun parçasý arasýndaki oran ve uzun parça ile daha kýsa olan parça arasýndaki oran hep ayný kalmaktaydý. Yunanlýlar bu oraný 'phi' harfiyle isimlendirmekteydiler. Oran yaklaþýk olarak 1,618 sayýsýna eþittir. Bu sayý sürekli kendisiyle çarpýldýðý takdirde, bir sayý dizisi elde edilir. Bu dizideki ilk iki sayýdan sonra gelen her sayý kendisinden önceki iki sayýnýn toplamýna eþittir. Ýsmini, 1200 yýlýnda Pizza Kulesi'nde çalýþan matematikçi Leonardo Fibonacci'den alan bu Fibonacci serilerinin daha basit bir örneði þu ardýþýklýktýr: 1, 2, 3, 5, 8... Fibonacci dizileri aslýnda doðadaki, pek çok sayýda örnekte görülen oran ve orantýlarda mevcuttur: Bitkilerdeki yapraklarýn düzenleniþi, salyangoz kabuklarýndaki sarmallar Kedilerin ayak tabaný gibi... Corbusier'nin Modüler sistemine dayanan yapýlardan bazýlarý þunlardýr: Fransa'nýn Ronchamp kentinde bulunan kilise, birçok ünlü kentte bulunan apartman bloklarý, Pencap'ýn Çendihar kentinde bulunan yönetim binasý. Ama altýn kesim kuralýnýn herhangi bir orana göre daha güzel bir ahenk saðladýðýný söylemek zordur. Boyu ve eni altýn kesim kuralýna uygun bir orantý içinde olan bir dikdörtgen, uzun bir süre ideal þekil olarak görülmüþtür. Oysa, 1876'da deney yoluyla þu gerçek meydana çýktý: Deneye tutulanlarýn yüzde 35'i, laboratuar ortamýnda kendilerine gösterilen 10 dikdörtgen içinde altýn kesimi kuralýna uygun olaný seçmesine karþýn, ayný kiþiler bir resim galerisinde daha çok dar dikdörtgenleri seçtiler. Bu seçime göre dikey þekillerde 5/4, yatay þekillerde ise 4/3 oraný tutulmaktaydý. Soruna belirli orantýlarýn yeð tutulmasý açýsýndan yaklaþacak olursak, mimari yazar P.H. Scholfield'in þu belirlemesine hak vermek gerekebilmektedir: "Olaya mutlak bir orantý açýsýndan bakýlýrsa, bütün dönemlerdeki düzenleme örneklerinin kendiliðinden olarak hep ayný iliþki türlerini vermesi gerekir. Oysa gerçekte durum böyle deðildir. Ortaya çýkan matematiksel iliþki türleri, dönemlerinin matematiksel bilgi düzeyine sýký sýkýya baðlýdýr."

Rakamsal kalýplarýn rehberliðiyle varýlan bilimsel buluþlarýn farklý bir örneði de kimyadan verilebilir. On dokuzuncu yüzyýlda Rus kimyacýsý Dimitri Mendeliyev, elementleri atom aðýrlýklarýna göre sýraya dizdiðinde, birtakým modellerin ortaya çýktýðýný gördü. Öyle ki, bu sýralama yatay ve dikey bir sýralama sistemine konulduðu zaman, kimyasal özelliklerin bu sisteme uygun sistematik bir deðiþkenlik gösterdiði ortaya çýktý. Sistemi oturtmak açýsýndan, bazý hallerde belirli elementlere atfedilen atom aðýrlýklarýný gözden geçirmekle, henüz keþfedilmemiþ belirli elementlere denk gelen bazý boþluklar bulunduðunu varsaymak gereði ortaya çýktý. Daha sonraki buluþlar Mendeliyev'in bu düþüncesini destek verir bir biçimde doðruladý. Nitekim bilinen bütün elementler bu periyodik tabloya düzgün bir biçimde uymaktadýr ve atom yapýsýna iliþkin çaðdaþ bilgiler bu modellerin oluþumunu bize açýklamaktadýrlar.

Sayýlarýn, Felsefe, Bilim ve Psikolojisi

Numeroloji sayýlarýn bilimi, psikolojisi ve felsefesidir. Yaþam konusunda (geçmiþ, þimdi, gelecek) bizi bilgilendiren ve hayatý daha iyi anlayabilmemizi saðlayan oldukça eski bir metodudur. Yaþam birden dokuza kadar olan sayýlarýn olduðu daireler içinde geliþir. Rakamlar hayalinizin alabildiði kadar fazla olsa bile ne kadar büyük olursa olsun her sayý bir ve dokuz arasýnda bir sayýya indirgenebilir.

Numeroloji bir bilim dalýdýr. Bir fizikçi ve matematikçi olan Sir Ýsaac Newton düzen sistemine inanýrdý. 'Güneþ yarýn doðacaktýr, çünkü dün doðmuþtur ve bugün de doðdu.' Gerçekte bilim, uyum ve dengenin karmaþadan ortaya çýktýðýný, ihtimal ve þansýn dünyayý etkisi altýna aldýðýný keþfetmiþtir. Numeroloji düzeni, karmaþanýn içinden çýkartýr. Kendi rakamlarýnýzýn farkýna varmakla hayatýnýzdaki dengesiz gidiþatý deneyimleme sonucunda ödüller kazanabilirsiniz. Düzensizlik ve karmaþanýn içinden farklý bir anlayýþýn ödülleri gelip, deneyimler sizi kuvvetlendirip hayatýnýzda size uzun süreler boyunca yardýmcý olacak, yol gösterici rehberinizdir.

Numeroloji size pratik olarak kiþisel geliþiminiz konusunda da yardýmcý olabilir. Amerikalý Numerolog Florenca Campbell þöyle demektedir: "Ruh ya da bilincimiz, geçmiþten edindikleri ile þimdiki ihtiyaçlarýný belirler. Geçmiþ, þimdimiz üzerinde söz sahibidir.

Geçmiþ deneyimleri, þimdinin oluþ biçimi ve geleceðin muhtemel yapýsý, içimizdeki gizli bir "süper ego"nun belleðinde saklýdýr. Ýnsanlar için yaþamlarýnýn türlü kesitlerinde bazý karanlýk devreler vardýr.
Örneðin, ana rahmindeki embriyo ( cenin ) doðum sonrasýnda bu devresini hatýrlayamaz. Oysa evrenin kurgusu böyle korumasýz bir varlýðý, kendi baþýna korumakta ve yönlendirmektedir. Durum böyle olunca da, ebeveynlerden baðýmsýz olarak, insanýn evren tarafýndan önceden belirlenmiþ bir yazgýsý olduðu söylenebilir. Numeroloji bu karanlýk dönemlerimizin bir þifresi olmaktadýr. Geçmiþ þimdi ve gelecek böyle diþli bir çarkýn düzenli dönüþlerinden ya da bir tür þifreleme sisteminden geçmektedir." Felsefe olarak ise, numeroloji hayatýmýzýn erdemlerini içermektedir. Bu bir sistematik düþünce ve bilgi teorisidir. Yunanlý filozof Pisagor, en eski numerologlardandýr.Ve bugünkü modern numerolojiyi teorileriyle oldukça etkilemiþtir. Pisagor sayýlarýn 'tüm hayatýn özü' olduðuna inanýyordu. Pisagor'a göre rakamlarýn anlamý:

1. Özün sayýsý (birlik ve bütünlük)
2. Karþýtlýk, deðiþiklik (ikilem ve çeliþki)
3. Aracýlýk, bütünlük, baþlangýç, orta ve son (yücelik)
4. Doðruluk, adalet, dünya (sýnýrlý)
5. Evlilik (çeþitlilik dahilinde yükseliþ)
6. Þans (uyumluluk)
7. Tüm evren (Tanrýsal güç 3 ve dünya 4'ün toplamý olan 7 ) (mükemmellik)
8. Saðlamlýk(þans)
9. 3x3 ya da tüm sayýlarýn özü. (spiritüalizm)
10. Sonu olmayan yeni bir dizinin baþlangýcý (barýþ dahilinde bütünlük)

Ortaçað büyücülerine göre ise okült çarpým cetveli veya rakamlar þöyleydi. Biri, on yap. Ýkiyi, býrak gitsin, Üçü de, Ýþte böylece zengin olursun. Dördü kaybet. Beþ ve Altýyý, Yedi ve Sekiz yap. O zaman iþ tamam olur. Dokuz, bir'dir. On'da hiçtir. Numeroloji ayný anda psikolojinin de bir versiyonudur. Kiþiliðin keþfedilmesini saðlar. Lider olarak, devrimci çalýþmalarýn psikoloðu Sigmund Freud ve Carl Jung insan kiþiliðinin zayýf ve güçlü taraflarýný kavramanýn deðerini belirtmiþlerdir. Ýkisi de insanlarýn nasýl bir yapý sergilediklerini anlamak için kendi görüþleri ve düþünceleri yönünde uzun yýllar çalýþmýþlardýr. Kiþisel geliþimlerin insan üzerindeki etkisi konusunda da çalýþýp, çeþitli araþtýrmalar yapmýþlardýr. Freud özellikle de seks, arzular ve iç güdüler, konularýyla ilgilenip, insan zihniyle ilgili çalýþmalar yapmýþtýr. Jung ise daha çok paranormal olaylar ve ruh konusunda yazýlar yazmýþtýr.

Numerolojide olabilecek bütün psikolojik karakterleri bir ile dokuz sayýlarý arasýndaki rakamlar içerir. Alman filozofu Immanuel Kant ise, 18. yüzyýlda evrenin anlaþýlabilirliðini sergilemek amacýyla köktenci bir atýlýmda bulunmuþtur. Kant, dünyadaki düzenin kaynaðýný, insan zihninin düþünme sürecinde ve kendisinde kullandýðý kavramlarda algýlamaktaydý. Bu görüþü öylesine benimsemiþti ki þu sözleri söylemekten çekinmiyordu: "Zihnimiz kendi yasalarýný doðadan çýkarmaz, tersine bu yasalarý doðaya dayatýr. Neden ve sonuç, zaman ve uzay, matematik ile mantýðýn yasalarý... bunlarýn hepsi zihin yapýmýzýn ürünüdür." Ne var ki, çok az bilim adamý ve filozof bu görüþü kabul etmiþtir. Çünkü evrenin kendine ait özellikleri sýrf insan zihninin yapýsýna dayanarak açýklanamaz. Ayrýca, hangi teorilerin dünyadaki hakikate uyumlu olduðunu sadece deney gösterebilir. Bu açýdan, evrenin gerçekte ahenkli ve basit yasalara uyum gösterecek þekilde olmasý son derece ilgi çekicidir. Rakamlarýn, insanýn gözükmeyen içsel karakterini sergilediði, numeroloji ilkeleri içinde yer alýr. Ýnsanýn görünen karakterinin sayýsý, adýndaki "sessiz harflerden" ; görünmeyen karakterinin sayýsýysa "sesli harflerin" toplamýndan elde edilir. Bu söylenenler, Tevrat'a dayanmaktadýr. Kökeninde insanoðlundan deðil de, göksel katmanlardan türediði belirtilmektedir. Ayný inanç, insanlarýn isminin öncesiz bir zamanla doðal kader sonucunda konduðunu, önceden belirlendiðini savunur. Diðer taraftan, burçlarýn gezegenlere dayandýrýlmasý gibi, numeroloji de sayýlara dayanan bir tür burç kategorisini anlatmaktadýr. Adýmýzýn harflerinin numeratik denilen sistemle elde edilen veriler, genel davranýþ biçimini anlatmaktadýr. Özel durumlar ise, bu sayýlarýn kendi aralarýnda dört iþleme tabi tutulmasýyla ortaya çýkar.

alýntýdýr...
 



Çevrimdýþý dideM

  • Kendini Aþan Geliþimci
  • ******
  • Ýleti: 6.021
  • Cinsiyet: Bayan
Numeroloji ve Sayýlar
« Yanýtla #1 : 09 Mayýs 2008, 17:44:44 Cum »
Biraz tuhaf geliyor bana bu konu.. Anlamak istemediðimden midir nedir:))

Çevrimdýþý crnkcclr

  • ........
  • Ýþi Kavrayan Geliþimci
  • *****
  • Ýleti: 1.212
  • Cinsiyet: Bayan
Numeroloji ve Sayýlar
« Yanýtla #2 : 09 Mayýs 2008, 17:46:04 Cum »
aslýnda fal kýsmý çýkarýlýrsa; rakamlar bizi oluþtuyuyor tüm yaþam bunun üzerine kurulu :)

Çevrimdýþý catzilla

  • Etkin Geliþimci
  • ****
  • Ýleti: 886
  • Cinsiyet: Bayan
Numeroloji ve Sayýlar
« Yanýtla #3 : 09 Mayýs 2008, 22:13:15 Cum »
Numorolojiye inanýyorum  :)

Sevdiðim sayýlar....  ::)

4 - 7 - 8 - 12 - 17 - 19 - 21 - 41

sayýsal loto rakamlarý gibi oldu...  ;D


sponsorlu baglantilar
 

Related Topics

  Konu / Baþlatan Yanýt Son Ýleti
6 Yanýt
2527 Gösterim
Son Ýleti 02 Ocak 2009, 22:47:58 Cum
Gönderen: Özlem
2 Yanýt
2075 Gösterim
Son Ýleti 25 Ekim 2009, 14:12:14 Paz
Gönderen: Su Perisi

Sitemap 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31