Anasayfa / Kişisel İmaj / Huzur için kendini yenileme terapisi

Huzur için kendini yenileme terapisi

Kimi zaman içimizde yarattığımız dünyaya kendimizi hapsedip, dışımızda kalan hayatı red ederek, aynı şeyleri giyer, aynı şeyleri yer, aynı yerlere gider, aynı şeyleri yapar ve kendimizi tekrar ettiğimizin farkına bile varmadan hayatımıza devam ederiz. Bunu yaparak sınırlı bir döngü içerisinde yaşamamızın çeşitli sebepleri olabilir. Problemlerden bunaldığımızdan kendimizi yorgun hissediyor olabiliriz veya önemli bir problemimiz yoktur da, farkındalığımız tekdüze olmanın hayatımıza zararı göremeyecek kadar kapalıdır. Döngünün içerisine kendimizi o kadar kaptırırız ki, kaybolduğumuz ve etrafımızda bulunabilecek basit güzelliklerle bağlantımızı kestiğimiz bile aklımıza gelmez. Oysa tekdüze yaşamak ve sınırlı döngüler içerisinde geçen bir hayat, huzurumuza ket vurabilecek tehlikeli unsurlardır. Kişinin kendisini zaman, zaman yenileyerek tazelemesi gerekir ki hem hayatın değişik tatları olduğunun farkına varsın, hem de bir an dahi olsa kendisini yenilediği için memnuniyet duysun.

Kendimizle ilgilenmek, özen göstermek, yenilenmek ruhumuzu motive edecek ve daha güçlü olmasına yardımcı olacaktır.

Yapılması çok kolay ve herhangi bir maliyet içermeyen bu işlem sadece biraz zaman harcamamızı gerektirecektir.
Üstümüze başımıza yeni kıyafetler almamızı veya bütçemizi gözden geçirip kurcalamamızı hiç mi hiç gerektirmez. Gelin dilerseniz yenileme terapimizin aşamalarına hep beraber şöyle bir göz atalım.

-Önce kendimizi yenileyeceğimize ve kendimiz için iyi bir şeyler yapacağımıza dair kendimize söz verelim. Dünya üzerinde yapılan anlaşmaların en önemlileri, insanların kendileri ile yaptıkları anlaşmalardır. Kimse sizi görmez, siz söylemezseniz kimsede bilmez. Bunun içinde kendimizle yaptığımız anlaşmaların kolaylıkla bozulmak gibi bir şanssızlıkları da vardır. Özsaygımız ne kadar fazlaysa, yaptığımız anlaşmaları bozmak da o denli zordur. Öte yandan kimi zaman yapılan anlaşmalar, zaman ve çevre şartlarının değişmesi ile yeniden gözden geçirilebilir. Ancak kendimize bir söz vermişsek ve bu sözde bizim için faydalı olan bir unsuru içeriyorsa bu söze sadık kalmaya gayret etmemizde daima fayda vardır.

-Kendimizle anlaşmaya vardıktan sonra, evimizin içerisine şöyle bir göz atalım. Acaba değiştirilmesi gereken bir şeyler varmıdır?
Kimi zaman evin içerisinde bulunan bir eşyanın veya bir odanın yerinin değiştirilmesi bile insan ruhuna tarifi imkânsız bir huzur duygusu verebilir.

-Ufak tefek değişikliklerden sonra yaratılan yeni durum içimizi rahat ettirmeye yettiyse problem yok. Halen tamamlanmamış bir şeyler olduğunu düşünüyorsak evimizi bu kez alıcı bir gözle inceleyerek ihtiyacımız olmayıp da halen yaşam alanımız içerisinde tuttuğumuz herhangi bir eşyanın var olup olmadığına bakmamız gerekecektir. Bu tür eşyalar varsa, kullanımımız için gerekli değilse ve vazgeçebiliyorsak ihtiyacı olanlara verilmek üzere bir kenara ayırmak akıllıca olacaktır.

-Genel temizlikten sonra sıra geldi kendimize ait olan dolabımızı gözden geçirmeye. İhtiyacımız olmadığına inandığımız her ne türde eşyamız varsa bunları gerçekten ihtiyacı olanlara verilmek üzere yine seçilen diğer eşyaların yanına koyalım.
Kullanılmayan ve kullanılmayacak olan eşyalar hem evin içerisinde gereksiz bir alan kaplar, hem de evin içerisinde bulunan enerjiye olumsuz etki ederler.
Ev ne kadar sade, düzenli ve kullanıma elverişli olursa evin içerisindeki olumlu enerji o kadar yüksek olacağından, evde yaşayan kişilerinde huzurları o denli güçlü olur.

-Eğer çalışıyorsak, kademeli temizliğimizi işyerimizde de uygulayarak devam etmemiz faydalı olacaktır.
Burada detaylı bir değişiklik yapmak şansımız yoksa kendi masamız, dolap ve çekmecelerimiz ile yetinelim. Masamızın üzerinde güzel bir temizlik yapalım. Çekmecelerimizin içerisinde gereksiz olan ne varsa ayıklayalım. Günümüzün büyük bir bölümünü veya tamamını masa başında geçiriyorsak, düzenlerken gözümüzü rahat ettirecek ve kullanım kolaylığı sağlayacak şekilde olmasına dikkat edelim.
Hayat alanlarımızda gerekli değişiklik ve elemeleri yaptıktan sonra, sıra bunları ihtiyacı olabilecek insanlara dağıtmaya geldi. Burada üzerinde duracağımız önemli nokta onları gerçekten ihtiyacı olabilecek kişilere verebilmektir.
Kendi evimizde veya iş yerimizde yer tutan ve aslında gereksiz olan eşyaların dağıtılmasının bir dolu yararı vardır.

-Gereksiz eşyalarımızdan kurtulduğumuzda hayat alanımız genişleyecektir.

-Bu eşyalar atıl olarak kalmaktansa işe yarayacak yerlerde kullanılacak.

-Birilerine faydalı olduğumuzu hissettiğimiz için içimizdeki olumlu olma enerjisi ve huzurumuz artacaktır.

-İnsanların gözlerindeki mutluluk hissi bize de ister istemez yansıyacak ve kendimizi daha mutlu, daha güvenli hissetmemize yardımcı olacaktır.

-Bu terapiyi belli periyotlarda ayda bir veya iki kez yapmak etrafımızı değiştirip yenileyerek daha güzel bir ortam içerisinde yaşamamıza yardımcı olacaktır.
Her defasında birilerine bir şeyler vermemiz gerekmez. Hele birkaç elemeden sonra etrafımızın oldukça sadeleştiğini göreceğimiz için belki ilk iki terapiden sonra sadece eşyaları daha işe yarar olabilecekleri şekilde yerlerini değiştireceğiz.

Terapi elbette bu kadar ile son bulmuyor. Bir sonraki aşama kendimizi yenilemek adına gayret vermek olacaktır.

Kendimizde, vücudumuzda, alışkanlıklarımızda ufak tefek oynamalar yaparak yenilenmemiz mümkündür.
Yenilenmek ve tazelenmek isteyen insanlar genel olarak ilk anda saçlarının stil ve rengiyle oynamayı tercih ederler. Kimi zaman çok başarılı sonuçlar verebilecek bu tür bir uygulama bazen de aniden ve düşünülmeden yapıldıkları için sonrasında huzursuzluklara neden olabilir. Dolayısıyla saçımızla, başımızla oynamayı daha sonraki bir zamana üzerinde düşünerek bilinçli kararlar vererek yapmak üzere bırakıp başka nasıl yenilenme alternatifleri olabileceğine dikkatlice bakmak gerekir.

Yenilenmek adına alışkanlıklarımızı gözden geçirmek bu aşamada akıllıca olacaktır.
-Her sabah kahve içmek alışkanlığımız varsa, bunu hiç olmazsa birkaç gün bırakıp güne taze bitkilerden elde edilmiş bir çayla başlayalım. Taze bitkiler, mesela nane, çay olarak mükemmel bir sonuç verir. Denemeyenlere öneririm. Kaybedecek bir şeyimiz olmadığı gibi içimize bahar kıvamında bir tazelik vereceğini de deneyenler görecektir.

-Yemek yeme alışkanlıklarımızla oynayarak, ağır ve yağlı gıdalar yerine, daha hafif ve zeytinyağlı yiyecekler tüketerek hem vücudumuza hem de ruhumuza bir hafiflik getirmeyi deneyelim.

-Konsantre meyve suları, asitli içecekler kullanmak yerine mümkün olduğu kadar taze sıkılmış meyvelerin içeceklerini içmeye özen gösterelim. Mesela elma suyu içmek istiyorsak bir rende ve temiz bir tülbent bu işi görebileceğinden, sert meyve presimiz olmasını beklememize gerek olduğunu da zannetmiyorum.

Bu tür bir değişiklik hem vücudumuzu zararlı maddelerden koruyacak, hem de ekstra vitamin girişi sağlamamıza yardımcı olacaktır.

Vücudumuz bizimdir. Yaşadığımız bu hayatta ruhumuzun yegâne evidir. Bunun için gereksiz ve ağır olabilecek ne varsa evimize almamakta fayda vardır. Ona iyi bakmak ve yenilenmeden nasibini almasına yardımcı olmakta bizim görevimizdir.

-Sabahları duş alarak güne başlayalım. Bu bizim güne temiz ve hafif başlamamıza yardımcı olacaktır. Günü kapatmadan evvelde ılık bir su ile banyo yapmak uykumuzu daha huzurlu uyumamız için yardımcı olacaktır. Ayrıca su auramızı da negatif etkilerden temizleyeceği için gün içerisinde ve gece yatağa girdiğimizde daha olumlu bir havamız olacaktır.

-Bu şekilde birkaç gün geçirdikten sonra da halen istiyor ve gerekli görüyorsak saçımız ile ilgili değişiklikler için kafa yormaya başlayabiliriz.

-Giyimimizde mutlaka ufak tefek farklar yaratmaya çalışalım. Kadınlar için takı ve aksesuarlar bu konuda yardımcı olabilecek unsurlarken, erkekler için ise kravat ve kullanılan giysilerin renginde değişikliğe gitmek küçük ama keyifli farklılıklar yaratacaktır.

Çok küçük bir değişiklik ve yenilenme bile hele ki dışarıdan fark edilir ve olumlu sözlerle desteklenirse moralimizi daha çok yükseltir.

Bizim dışımızdaki insanlar bazen bizdeki değişiklikleri fark etmeyebilir, etse de söylemeyebilir veya bunu söylemekten kaçınabilir. Kendimiz onaylayıp bu beğeniyi hissettikten sonra dışarıdaki insanları bu konuda zorlamaya gerek yoktur.

Unutmayalım biz bu değişiklikleri kendimiz için yaptık. Önce kendimiz beğenmeli ve bundan dolayı huzurlu olmalıyız, gerisi kolayca gelecektir.

Sevgiyle kalın.

Yayımlanma : Patricia Muradi

Hakkında Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.