Anasayfa / Başarı Yazıları

Başarı Yazıları

Başarı yazıları ile ilgili haberler ve genel bilgilerin olduğu kategori sayfası

Seçmeli derslerinizin farkında mısınız?

Evet, kabul ediyorum ki hayat derslerle dolu, bazıları boş geçiyor bazıları blok oluyor yani soluk bile aldırmıyor. Bizlerde ne öğrensek kardır umuduyla kafamızı bile kaldırmıyoruz, çalışıyoruz.

Benim kabul edemediğim şey ise seçmeli derslerle zorunlu derslerin karıştırılması, yani bir seçmeli dersi birden fazla kez seçmek ve seçtikçe acı çekmek…

Uzun süredir evli olan bir arkadaşım (yaklaşık 8 yıl ki 1,5 yıllık evli olan ben için bu süre oldukça uzun) evliliğin ona yüklemiş olduğu ağır sorumlulukları taşımaya çalışırken diğer yandan hemen her gün ona acı veren bir eşle de baş etmenin kestirme yollarını keşfediyor.

Aslına bakarsanız benim kabul edemediğim yerin başlangıç noktası burası! Tam da burada bir soru takılıyor aklıma Devamını Oku »

Sen olsan seni alır mıydın?

Satışçılar çok iyi bilirler ki,  eğer bir ürünü kolayca satmak isterseniz ilk koşul o ürüne kalpten inanmanız gerekir. Mülakatlarda adaylarla ya da satış alanında çalışan kişilerle yaptığımız sohbetler esnasında onlardan genellikle “ürününe önce inan, sonra onu iyi tanı” cümlesine benzer ifadeler duyuyorum.

“Sen inanırsan, müşteri de inanır. Sen ürününe güvenirsen, müşteri de güvenir” diye devam ediyorlar.

Ama ben satışçı değilim ki, demeyin.

Size hepimizin birer satış ve pazarlamacı olduğunu söylesem ve daha da açıklayarak hepimiz sahip olduğumuz en iyi ürün olan “kendimizi” her gün topluma kabul ettirmeye çalışıyoruz desem? Devamını Oku »

Zaman verip “yapacağım” dediğiniz şeyleri yok edin!

Ah zaman ah…. Kimine göre dar kimine göre geniş, kimine göre uzun kimine göre çok geçmiş… Zaman, oyuncak gibidir. Ona ne yapmak istediğin tamamen senin yaratıcılığına kalmıştır. Bazen “zaman” kavramını düşünürken dehşete kapılmıyor değilim. Sanki acımasızca koşuyor, ancak öyle sessiz koşuyor ki nerede olduğunu göremiyoruz ya da biz onun neresindeyiz fark edemiyoruz.

Ve bir gün geliyor “yıllar öylece yitip gitti” diye ah’lanıp vah’lanıyoruz.

Sümerlerle birlikte yıllara ve aylara bölünen “zaman”, günümüz insanının yakalamaya çalıştığı en büyük rakibi haline geldi.

Kim bu “zaman”? Neyin nesidir? Denildiği kadar gaddar mıdır? Çok acıtır mı sahi? Devamını Oku »

Ekibinizi nasıl birleştirir ve mucize yaratırsınız?

“Öncelikle size meydan okuyarak başlayayım: Olduğunuzdan daha iyi olun. Erişilmez görünen bir hedef belirleyin. Bu hedefe ulaştığınızda, daha da yükseğini belirleyin.”

Spor, iş dünyasında yaygın kullanılan bir analoji. Ekipler, kaptanlar, kazananlar ve kaybedenler var. İlginç olan şu ki iş liderliğiyle ilgili en etkili derslerden birini adını hiç duymadığım bir adamdan, hiç izlemediğim bir spordan öğrendim.

Herb Brooks, 1980 yılında Amerikan buz hokeyi takımına koçluk yaptı. Bu takım Soğuk Savaş sonrası Sovyetler takımını yenerek, “buzda mucize” yarattı ve altın madalya kazandı. Sovyet takımı, geçmiş dört Olimpik altın madalyayı kazanmış ve bu sporu yapan tartışmasız en muhteşem takımdı. Devamını Oku »

İlk izlenimi doğru okumak gerekir

Bir zamanlar oldukça popüler olan Scrubs komedi TV dizisi, yeni mezun bir doktor olan ana karakter John Dorian’ın (JD) hastanedeki ilk günüyle başlar. JD, o gün dizi boyunca izlenecek tüm karakterlerle tanışır, onlar hakkındaki ilk izlenimlerini seyredenlerle paylaşır. Hastanede işler zor olsa da etraftaki birçok çalışan JD’ye yardımcı olur, onu destekler. JD de ilk günün sonunda tüm bu kişilere karşı sempati duyar, onlara güvenir. Gözü bir tek Dr. Cox’u pek tutmaz.

Diziyi izlemediyseniz, izlemeyi denemenizi öneririm. İlk beş sezonu çok seveceğinizden, ilk dördünü geri dönüp tekrar izleyeceğinizden eminim. İzlemeyenler için çok da detaya girmeden söyleyeyim, JD’nin ilk gün edindiği çoğu izlenim hatalı çıkar. Dostu zannettikleri düşmanı, beğenmediği adam kurtarıcısı olur. Daha da önemlisi, hem kendisi hem de tüm ilişkileri zaman içerisinde evrilir, değişir. Devamını Oku »

Kariyerinizi havalandırın!

Uzun suredir aynı pozisyonda mı çalışıyorsunuz? Günleriniz işten-eve ve evden-işe hattı üzerinde geçip gidiyor mu? İşiniz için yeni fikirler üretememeye mi başladınız? En son ne zaman sizi heyecanlandıran bir uğraşız vardı hatırlamıyor musunuz?

Yukarıdaki soruların hepsine birden “evet” diyorsanız kariyeriniz havasız kalmış demektir.

Havasız kalmış kariyer Devamını Oku »

Tutarlı davranmak niçin çok zor?

Herkesin ailesinde ve okulda öğrendiği önemli şeyler var. Bunlardan biri de verdiğimiz sözlerimizin arkasında durmak, söz verdiğimiz gibi davranmak.. Eylemi ve söylemi bir olan insan gibi yetişmenin önemli olduğu öğütleriyle büyüdük.

Bir kişinin söylediği gibi davranması, içinin dışının bir olması, bütün ahlâk öğretileri ve bütün dinler tarafından yüceltilen bir özelliktir.

Fakat sözleriyle davranışları tutarlı bir insan olmak kolay değildir. Çocukluktan başlayarak, girdiğimiz bütün çevrelerde bizden tutarlı olmamız beklenirken, hayatta çok az insan tutarlı davranır.

Ayrıca, özü sözü bir olmak her zaman işe yaramaz hatta aksine bazı durumlarda geri bile tepebilir. Bazı durumlarda içi dışı bir olmak risklidir. Hayatta öyle durumlar vardır ki insan içindekini söylediği, düşündüğü gibi davrandığı zaman başı belaya girer. Devamını Oku »

İplerine ne yapmak istersin?

Son zamanlarda çok mu gerginsin? Tahmin etmeme izin ver lütfen, aslında böyle bir insan değilsin ama bu aralar sana bir şeyler oldu. Hemen parlayıveriyorsun, Gıcık bir boşluk var içinde, duvarlar üstüne, kapılar yüzüne çarpıyor.

Hiç düşündün mü, belki de seni kızdıran yöneticin değildir aslında ya da geçen gün çılgına dönmeni sağlayan yeni ekip arkadaşın değildir. Hatta akşam yemek yerken sadece televizyona bakan eşin de değildir. Belki de son zamanlarda mideni ağrıtan, başını döndüren, halsiz hissettiren şeyin nedeni bir iptir, olmaz mı? Devamını Oku »

Sunumlarınızın kurgusunu “fragman” hazırlar gibi yapın

Uzun süreli film veya dizilerden birkaç dakikalık can alıcı yanlarıyla özet çıkarabilmek, fragman çıkartabilmek ne kadar önemlidir değil mi? Belki de çalışmanın tamamını ortaya çıkarmak kadar hayati ve işin en zor taraflarından biri. Gişe, rating, izleyici vb. başarısına giden yolda ilk adım!

O halde fragman yapımcılarının kullandıkları yöntemlere göz atmak, özlü, yalın anlatımlar için çok yararlı ipuçları verebilir. Bir göz atalım;

Kısa aslında uzundur!

İyi konuşma yapmanın ipuçları… Harika bir hikaye anlatıcısı olmanın beş yolu… Büyüleyici sunumlar hazırlamanın sırrı… Tarzındaki yazıların, paylaşımların çoğunda şöyle bir anekdot Devamını Oku »

Çalışanından memnun değilsen ne yaparsın?

Çalışanınızdan şikayetçi ve/veya memnun olmayabilirsiniz. Sebebi önemli değil. Başarısızdır, performansı yetersizdir, hal ve gidişatı rahatsız edicidir, ekip arkadaşlarıyla iletişimsizliği söz konusudur vs.. Birçok neden sıralanabilir.

Bu durumda bizim yönetim-ci ne yapar?

Önce ne yapmayacağını söyleyeyim:

Birincisi, asla çalışanını anlamaya, empati yapmaya çalışmaz. Acaba sorun nedir? Varsa sorunu nedir? Özel hayatıyla mı ilgilidir yoksa işiyle mi? İşle ilgiliyse, haklı gerekçeleri var mıdır? Tabii zinhar “Acaba bizim (de) bir noksanımız, yanlışımız var mı?” diye kendini sorgulamaz. Zaten bunu yapacak yürek onda yoktur. Devamını Oku »