Anasayfa / Beyin Gücü / Beyninizi temize çekin!

Beyninizi temize çekin!

Teknoloji hayatımızı kolaylaştırdığı kadar zorlaştırıyor. Teknolojik gelişmelerin hızı ve yoğun tempo beyin yorgunluğuna neden olabiliyor. Zihniniz dağınıksa, karar vermekte zorlanıyorsanız, doğru kararlar veremiyorsanız zihninizi dinlendirmenin vakti gelmiş demektir. Konsantre olamıyor, kafanızı bir türlü toparlayamıyor, doğru kararlar veremiyor, bildiklerinizden emin olamıyor, sık sık küçük unutkanlıklar mı yaşıyorsunuz? Siz de mi beyin yorgunluğundan muzdaripsiniz? Zihinsel yorgunluk, ya da diğer isimleriyle beyin, kafa yorgunluğu birçoğumuzun ortak problemi. Özellikle çalışma hayatının, aşırı iş yükünün ve teknolojinin körüklediği beyin yorgunluğu, performansı ve verimliliği azaltıyor, kişinin hem özel hem sosyal hayatını olumsuz etkiliyor. İşte size bu yorgunluktan kurtulmanın yolları.

STRES VE TEKNOLOJİ BEYNİMİZİ YORUYOR

Beyin yorgunluğu kendini bir konu üzerinde yoğunlaşamama, dikkatini toplayamama, unutkanlık gibi belirtilerle gösteriyor. Etrafınızda sık sık tanık oluyorsunuzdur, sizi anlamayan, sizi dinlerken başka şeyler düşünen, kafasını bir türlü toparlayamayan, unutkan bir sürü insan. Bunun da en büyük nedenleri stres, aşırı iş yoğunluğu ve teknoloji sayesinde uğradığımız bilgi bombardımanı.

Beyin ve zihin yorgunluğunun hem kişiye hem de milli ekonomiye verdiği zarar büyük. Kişinin verimliliği, yaratıcılığı düşüyor, sorunlara pratik çözümler getiremiyor, analitik ve çözümleyici yaklaşımlarda bulunamıyor, yatırım ve bütçe planlamalarında hata yapıyor.

REEM Nöropsikiyatri Merkezi’nden Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, “Beyin yorgunluğu yüzde 40’lara kadar bir performans düşüklüğü ile sonuçlanıyor. Büyük işletmelerin ve işyeri sahiplerinin kendilerinin veya çalışanlarının beyin yorgunluğu içinde olup olmadıklarını zaman zaman kontrol etmeleri gerekiyor” diyor.

Performans ve hedef baskısının yarattığı stres de zihin yorgunluğuna yol açıyor. Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Bölümü’nden Dr. Hakan Atalay uyarıyor: “Çalışma hayatında sık rastlanan motivasyon yöntemlerinden olan kota koyma ve performansa göre ücretlendirme taktiklerinin, kısa vadede başarılı gibi görünse de, uzun vadede kişinin meslektaşlarıyla daha fazla rekabete girmesine, üstleriyle daha fazla çatışmasına, evde daha fazla huzursuzluk çıkarmasına yol açması, dolayısıyla, ortaya çıkan kısır döngünün uzun vadede kişiyi işine (ve kendisine ve çevresine) daha fazla yabancılaştırması mümkün.”

Zihin yorgunluğu sağlıklı karar vermeyi de etkiliyor. Özellikle aşırı iş yükü de söz konusuysa bir hekimin aynı şikayetle gelen hastaya farklı teşhis koyması veya bir hâkimin aynı suçu işlemiş kişilere farklı kararlar vermesi gibi durumlar söz konusu oluyor.

Aman Allah’ım yoksa Alzheimer mı oldum?

Özellikle metropoller, şehir hayatı ve teknoloji beyin yorgunluğunu tetikliyor. Uzmanlar kadınların erkeklere oranla daha çok beyin yorgunluğuna maruz kaldığını, çünkü sorunlar karşısında daha çok psikolojik aşınma gösterdiklerini söylüyor.

Beyin yorgunluğun belirtilerinden biri de, fizyolojik bir sebebe bağlanamayan kaygı bozukluğu, depresyon vb gibi psikiyatrik bir rahatsızlığın göstergelerinin de bulunmadığı unutkanlıklar.

Nöroloji Uzmanı Dr. Mehmet Yavuz, çalışma hayatında yaşadığı unutkanlıklardan dehşete kapılıp, yoksa Alzheimer mı oldum diye başvuran çok kişi olduğunu söylüyor.

Zihin yorgunluğunun belirtilerinden yakınan çok insan var ama çoğunlukla bu süreci adlandıramıyorlar. Dr. Atalay, “Bize gelen hastaların büyük çoğunluğu çabuk tepki gösterme, sinirlenme, tahammülsüzlük, unutkanlık, konsantre olamama ve uykusuzluk gibi, gündelik zorlanmalardan kaynaklandığını düşündüğümüz zihinsel yorgunluk belirtileriyle başvuruyorlar” diyor.

NEDENLERİ

Zihin yorgunluğunun en büyük sebepleri kronik yorgunluk, hasta bina sendromu ve elektromanyetik kirlilik olarak sıralanıyor. Dr. Mehmet Yavuz, zihin yorgunluğunun nedenlerini ve çözüm yollarını şöyle sıralıyor:

Kronik stres: Kronik stres her zaman için beyin yorgunluğu ile sonuçlanır. Birçok yönetici katı disiplin uygulamasının performans arttırımı için çok büyük etken olduğunu düşünür, halbuki hoşgörüsüz katı disiplin uygulamaları iş verimliliğini artırmıyor, aksine düşürüyor. Hedeflenen ekonomik rakamlara asla ulaşılamıyor. Çünkü aşırı baskı stes oluşturuyor, bu da performansı düşürüyor. Çalışanlar stres yaratmadan motive edilmeli.

Hasta bina sendromu: Çalışanların sağlıksız şartlarda odalara tıkılıp, tıkış tıkış çalıştırılması yine beyin yorgunluğu oluşturuyor. Tek kişinin çalışabileceği odalarda 3’er, 5’er kişinin çalışması, kişilerin kendi işlerine yoğunlaşamamasına neden oluyor, bu da beyin yorgunluğu oluşturarak verimi düşürüyor. Çalışma odaların havalandırma ve sıcaklık düzeylerinin yerinde olması çok önemli. Oda sıcaklığı 23 derece olmalı. Aşırı sıcaklık beyin fonksiyonlarını olumsuz etkiliyor. Yapılan araştırmalar insan beyninin soğukta daha iyi performans gösterdiğini açıklıyor. ABD’de yapılan bir araştırmaya göre, hasta bina koşullarında çalışanların performanslarının yüzde 45 düştüğü belirlenmiş.

beyin yorgunluğu

Bilgisayar kasaları dışarı: Çalışma ortamında çok sayıda elektronik cihazın bulunması beyin yorgunluğu ile sonuçlanıyor. Elektronik cihazlardan yayılan elektomanyetik dalgaların en çok nüfus ettiği yer beynimiz. Çalışma ortamları olabildiğince sade olmalı ve sık sık havalandırılmalı. Çalışma odalarında bilgisayar kasası olmamalı, kasalar ayrı yerlerde durmalı, sadece monitör olmalı. Bilgisayar kasaları yoğun manyetik alan oluşturuyor.

Dalgasız hava sahası: Cep telefonu sinyalleri, TV, radyo dalgaları, yüksek gerilim hatları, baz istasyonları, bunlar atmosferimizi kirletiyor. Özellikle çarpık kentleşmenin olduğu İstanbul gibi büyük metropollerde bu çok daha yoğun hissediliyor. Elektromanyetik kirliğin henüz ne kadar zarar verdiği belgelenememiş. Ama elektromanyetik kirliliğin beyin yorgunluğunun en büyük nedenlerinden biri olduğu kesin. Çünkü beynimiz sürekli havada uçuşan binlerce dalga ile iç içe. Belki önümüzdeki yıllarda dumansız hava sahası yerine dalgasız hava sahası terimini daha çok kullanacağız.

Alkol alışkanlığı: Alkol beyin fonksiyonlarını baskılayan bir alışkanlık. Sosyal olarak içenler için bir tehlike söz konusu değil ama sürekli alkol kullananlarda bellek problemleri kaçınılmaz.

Uyuşturucular: Uyuşturuclar öğrenme ve algılama fonksiyonlarını olumsuz etkilerler. Hatta beyin fonksiyonlarını geriye dönüşümsüz olarak bozabilir.

Uykusuzluk: Sağlıklı bir uyku beynin dinlenmesi ve beyin fonksiyonları için çok önemli.

Ruh hastalıkları: Psikotik bozukluklar, depresyon ve anksiyete genellikle beyin yorgunluğu ile karakterize oluyor. Bu kişilerin zihinsel performansları, enerjileri düşüyor.

Vitamin eksikliği: Özellikle B12 ve demir eksikliği beyin yorgunluğu yapıyor.

1 sene çalışıp 1 hafta tatil yapmakla dinlenilmez.

Memorial Şişli Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Uz. Dr. Cem Hızlan:

İş stresi ve bunun zihin yorgunluğuna etkisini, stresli meslek grupları ile değil o meslek grubunun çalışma koşulları ile ilgili olarak değerlendirmeli. Kişinin yorulduğu ölçüde dinlenip dinlenmediği çok önemli. Ancak yorgunluk atmak ya da dinlenmek, insanlar tarafından bir sene çalışıp bir hafta tatil yapmak olarak algılanıyor. Dinlenmekten kastedilen, yorgunluğun atılab ilmesi için bunun düzenli olarak gerçekleştirilmesidir. Bu dinlenme, o gün içinde olmayabilir. Ancak o hafta içinde, zaman çok uzamadan sağlanmalıdır. Vücut, uykuya ihtiyaç olunan dönemi bilir ve gerekirse kişiyi ayakta uyutarak bunu karşılar. Ancak önemli olan kişinin uyku ihtiyacını karşılayıp karşılamaması, uyku zamanının kişinin kendisine ait olup olmamasıdır.

ÇÖZÜM YOLLARI

Stresi yok edin: Kişide kronik stres oluşturan durumlar tespit edilip ortadan kaldırılmalı.

Çalışma şartlarını iyileştirin: Hasta bina sendromu gibi sağlıksız çalışma ortamlarından uzak durulmalı. Çalışanların ruh sağlıkları da düşünülmeli. Çalışanların sağlıksız mekanlarda adeta tıkış tıkış çalışmalarına engel olunmalı.

Spor yapın: Düzenli spor aktiviteleri beyin yorgunluğunu engellemede önemli bir noktada. Kişiyi rahatlatıyor, hücreler oksijen alıyor, toksinler terle atılıyor.

Enstrüman çalın: İş aktiviteleri esnasında ya da sonrasında herhangi bir beyin aktivitesi ile uğraşmak beyni oldukça dinlendiren bir eylem. Bu özellikle öğrencilerde çok önemli. Öğrencilerin haftada 2 defa 15’er dakika enstrüman eğitimi alması bu çocukların okul başarılarını artırıyor, zihinsel fonksiyonları geliştiriyor.

Bölerek tatil yapın: Yoğun iş aktiviteleri arasında tatil ve dinlemeye yeteri kadar zaman ayrılmalıdır. Tatil yapmadan sürekli çalışmak beyin yorgunluğuna neden olur. Tek seferde 1 ay tatil yapmak yerine 3 ayda bir 1 hafta tatile çıkılmalı.

Dinlerek çalışın: Özellikle öğrencilerde sürekli, hiç dinlenmeden sınavlara çalışmak fayda değil, zarar verir ve başarıya giden yok değildir. Kalıcı öğrenme için sürekli, dinlene dinlene çalışmalı.

Beslenmeye dikkat: Özellikle badem, ceviz, fındık, kuru üzüm beyin yorgunluğuna iyi gelir. Yeşil sebzeler, böğürtlen, yaban mersini, somon, sardalye, üzüm suyu, kepekli prinç ve sıcak kakao beyin yorgunluğuna iyi gelen gıdalar.

(Not: Uzmanlar çay ve kahvenin de zihinsel yorgunluğa iyi geldiğini ama aşırıya kaçılmaması gerektiğini söylüyorlar.)

Toprakla temas edin: İnsanların maruz kaldıkları yoğun enerjiyi boşaltmaları gerekiyor. Sık sık toprakla temas edilmeli. Hiçbir zaman topraktan, kırsal kesimden kopmamalıyız. Çıplak ayak toprak üzerinde yürümek iyi gelecektir.

Kabloya dönüş: Teknoloji hayatı kolaylaştrırken bir çok şeyi de alıp görtüyor. Meslea wireless’ın ne çok zarar verdiğinin farkında değiliz. Dalgasız hava sahası için evlerimizde kabloya dönüş şart. Özellikle yatak odasında elektronik eşya bulundurmamalı, sağlıklı bir uyku için. Ayrıca evdeki elektrik prizlerin toprak hatlı olması çok önemli.

Plazalar şehir dışına: Plazalar şehir dışında olmalı ve yan yana yapılmamalı. Şehir merkezlerinde iş merkezlerinin yoğunlaşması elektromanyetik yoğunluğun bir bölgede yoğunlaşmasına neden oluyor. Bu da bu bölgelerde yaşayanlarda beyin yorgunluğuna neden oluyor.

Memorial Şişli Hastanesi Nöroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Abdullah Özkardeş, zihin yorgunluğuna karşı ek olarak şu önerilerde bulunuyor:

– Zihin yorgunluğuna karşı yalnızca zeytinyağı tüketilmelidir.
– Bulmaca çözmek ve puzzle, beyin yorgunluğun u giderici etkiye sahiptir.
– Hafızayı güçlendirici ve zihin yorgunluğunu giderici B-12 vitamin takviyesi de özellikle bu değerleri düşük olan kişiler için yararlıdır.
-Rutin yaşamın dışına çıkmak zihin yorgunluğu için yararlıdır. (Örneğin; işyerine her gün gidilen yol yerine farklı güzergahların tercih edilmesi gibi…)

Yazan : Burcu Özçelik

Hakkında Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.