Hey dünyalı!
Görmeden bakıyorsun.
Duymadan dinliyorsun.
Tat almadan yiyorsun.
Bedenini duyumsamadan hareket ediyorsun.
Koklamadan nefes alıyorsun.
Düşünmeden konuşuyor hatta harekete geçiyorsun.
Yapılan iyiliklerin anısı nankörlük karşısında kırılıyor…
Baştan karşı koymuyor, istemediğin şeyler için küçücük bir ‘’istemiyorum’’ diyemiyorsun.
Sonradan kocamanlaşan sorunlara karşı koymaya kalkıyorsun…
Ustasını aşmayan öğrenci kötüdür demiyorsun, daha fazlası için uğraşmıyor kendini vasat ile sınırlıyorsun.
Körlerin ülkesinde hem kör hem de sağırları oynuyorsun.
İsyan etmiyorsun bu durağan haline.
Kendini mazeretlerle avutup, kandırıp duruyorsun.
Gerçek potansiyelinin kaçta kaçını kullanıyorsun?
Ya kendine olduğundan çok daha fazla, ya da olduğundan çok daha az değer veriyorsun.
Kendini ya dünyanın en tepesinde görüyorsun ya da yerin dibine batırıp üstünde tepiniyorsun.
Başlamak bitirmenin yarısıdır demek yerine, oturduğun yerde takılıyor, eğer ayrımına varırsan da zaten geç kalmış oluyorsun.
Toplum ve mahalle baskısına direnmiyor, sana ait olmayan ve senin almadığın kararlara uyuyorsun.
Sahip olduklarınla mutlu olmak yerine sahip olamadıklarınla mutsuz oluyorsun.
Kendini ve satın aldıklarını sürekli diğerleri ile kıyaslıyorsun yine ve daha çok mutsuz oluyorsun.
Oysa manevi çeşitlilik ve yenilik yaptığında dopamin,
Daha çok sevip, sevilince seratonin,
Hayattan haz aldıkça endorfin,
İlişkilerinde güven ortamını arttırdıkça ve daha çok iyilik yaptıkça oksitosin salgıladığını unutuyorsun.
Mutlu olmak istiyorsan, karşılık beklemeden kendini ve hayatı sevmelisin.
İyi insan olmayı ve daha da önemlisi kalmayı becermelisin.
Öz benliğine kapattığın kapıları tamamen ve koşulsuz olarak açmalısın.
Şimdi sana soruyorum…
Farkında mısın?
Eğer cevabın hayır ise, hala ne duruyorsun?
Kendini gerçekleştir, oku, araştır, sorgula, dik dur, çok çalış, emek sarf et ve sevdiğin işi yap.
Beceremiyorsan, yaptığın işi sevecek adımları at ve fark yarat.
Yaşamak için iyi bir sebebin olsun.
Üret be arkadaş!
Hayatta önemli olan narsist bir eğilim içinde kendini beğenerek, diğer insanlara üstten bakarak, sevgi ve paylaşımdan uzak kalarak, bencilce yaşamak değil, kazanırken diğerlerinin de kazanmasına yardımcı olabilmek, bedeli ne olursa olsun iyi insan olmaktan asla vazgeçmemektir.
Bu bazen, bitiş çizgisine doğru son sürat ve en önde giderken, kazanmaya bir adım kala durmanı ve hatta geri dönmeni gerektirse bile…
Lütfen unutma!
İnsanlar en çok ölüm döşeğindeyken keşke ile başlayan cümleler kurarlar!
Sonunun ne zaman geleceğini asla bilemeyeceğin ve adı ‘’ömür’’ olan o kısacık süre için geri sayım devam ediyor…
Bu hayat sadece ‘’senin’’…
Farkında mısın?
Yazan : Emrah Yolaç – emrahyolac.com