Şanssız adam
Sabahleyin aceleyle evden çıktı. Otobüs durağına yöneldi. Durağa on metre kala otobüsü gördü ama yetişemedi.
İş yerine gitti, hemen hazırlaması gereken bir rapor vardi. Bilgisayarini açti, raporu hazırladı. Çok güzel bir rapor olmuştu, tam üç saat uğraşmıştı. Tam kaydedecekken bir anda elektrikler kesildi.
Aksam yorgun argin eve geldi. Banyoya girdi, sabunlandi, tekrar suyu açmak istedi ama olmadi, çünkü sular bir saniye önce kesilmisti.
Sabahleyin bir çekin tahsili için bankaya gitti. Banka çok kalabalikti ve sirada yaklasik otuz bes kisi vardi. Öglene kadar siranin kendisine gelmesini bekledi. Tam sira kendine geldiginde sistem arizalandi.
Randevuyu koparincaya kadar tam alti ay ugrasti. Ama sonunda oldu, aldi randevuyu. Bulusmak için adamin ofisine gittiginde beyefendinin acil bir is için sehir disina çiktigini ögrendi.
Pahali bir cep telefonu aldi, ertesi gün telefonun fiyatinin yari yariya ucuzladigini ögrendi.
Biraz dolari vardi, bozdurdu ve bir daire aldi, ertesi gün dreviewüasyon oldu.
Muhallebi yerken disi kirildi…
Yukaridaki adamin yasadiklarini ya da benzerlerini sen de yasamissindir. Birçok kere ne kadar sanssiz oldugunu düsünmüssündür. Halbuki olumlu görebilsen, hiçbir zaman sanssiz oldugunu düsünmez, hiçbir zaman küfretmezdin.
Her insan, her gün bir dolu sanssizlik yasiyor. Hayatinda ilk defa çatalla meyve yemeye kalkan ve çatali tam agzina götürürken, ensesine vay Mehmet diye tokat yiyen, bogazina çatal kaçan ve ölen adami duydun mu sen? Üstelik adi da Mehmet degil Abdullah?ti. Bakisini degistirmelisin. Ben çok sanssizim, diye diye ortalarda yürürsen, her olana kötü bakarsan, her sey daha kötü olur buna emin ol ve yine emin ol ki bir gün su içerken bogulup gidersin. Bakisini degistir. Biraz daha, biraz daha dikkatli bak, ne kadar sansli oldugunu göreceksin.
Çok şanslı adam…
Biraz önceki sanssiz adami düsün! Belki otobüsü kaçirdi ama milyonlarca insanin aksine onun geç de olsa gidebilecegi bir isi vardi.
Raporu hazirlarken elektrigin kesilmesi ona, raporunu tekrar gözden geçirme ve hatasiz bir rapor yazma firsati verdi.
Banyoda suyu kesilse de aksam evine dönemeyen milyonlarca insanin aksine o, evine dönmeyi basardi ve hatta evi olmayan binlerce insan varken, o en fazla suyu kesilecek bir evde yasamanin keyfini sürdü.
Bankada sistem arizalansa da, dönen binlerce çekin arasindan ögleden sonra da olsa onun çeki ödendi.
Fiyati yari yariya ucuzlasa da pahali bir cep telefonu alabilecek güce sahipti.
Dreviewüasyon olsa da, evine ekmek götüremeyen binlerce insanin aksine ilk degerini kaybetmis olsa bile, kendine ait bir dairesi vardi.
Muhallebi yerken disi kirilsa da yediginin muhallebi oldugunu idrak edecek saglikli bir beyne sahipti.
Nefes alamayan binlerce insanin aksine o nefes alabiliyordu.
Gerçekten de sahip olduklarimizin kiymetini hiç bilmiyoruz.
Elini vicdanina koy ve hesap et. Önüne bir kagit al, bir tarafa sahip olduklarini, bir tarafa sahip olamadiklarini yaz. Inanamayacaksin, çok sanslisin çoook!
Erdal DEMİRKIRAN
gerçekten aşırı deişio bakış açısı bn haytta böle olamam
Her seye Polyanna gozuyle bakmak cok iyi gercekten.. ama bazi zamanlar insan bir anlik pessimistce dusune biliyor maalesef..
güzel bi yazı gerçekten ama bu tarz şeyler genelde hep teorik olarak kalıyor.yani yaşamımızda uygulamamız hiç de kolay değil.en azından her zaman.
herşey haktandır herşey hakettin gibidir sen hakettiğini yaşamşsın o zaman sen bedel ödemişsin herşey göründüğü gibi değildir o zaman şükretmesini biliceksin
Keşke hep uygulayabilsek. Yaşadığımız en büyük aksilikte bile vardır bunda da bir hayır diyebilsek ya da kayıplarımız yerine bizde olup da başkalarında olmayanı düşünüp şükredebilsek ama insanoğlu işte…
ufak tefek aksiliklerde,hayal kırıklıklarında hayatımızın paramparça oldugunu hissederiz hepimiz ama çevremize,durumu daha kötü olan insanlara bakmayı düşünmeyiz hiç.keske herkes şükretmeyi bilse hayat kimbilir ne kadar güzel ve yaşanılır olurdu.
hayatta karşımıza neyin nasıl çıkıcağını bilemeyiz bazen kötü diye adlandırdığımız şeyler çoğu kez en ğüzel şey olabilir bu sadece bakış açımıza ğöre değişir hayatı biraz daha yumuşak baksak her şeye sayip oldupumuzu ve en mutlu kişi olduğumuzu ğörebiliriz
bunu yapabilmek için de hayata bir pencere arkasından bakmalıyız bu pencere duyğularımız olmalı hiş bir şeye sayip değilsek bile hala yaşıyoruz cie cana ve ruha sayibiz
Güzel bir yazı. Paylaşandan Allah razı olsun. Hayatı hergün dolu dolu yaşıyoruz :S dünya bizi esiri etmiş gidiyoruz nereye gittiğimizi bilmeden hırsla tutkuyla sonra sonra :) sonra mı sonrası yok bilmeyenler için, bilen ise yeri yok bu rısta tutkuda o kendi aleminde devri daim dönmekte.
Selametle kalın…
ben bu kadr olumlu bakamam diyordum ki kendime tam içimden sus dedim tekrardan:-)
gerçekten ilginç keşke herkes sahip olduklarının farkına varabilse ve haline şükretse…
buna inanmak isterim ama olumsuz düşünceler beni rahat bırakmıyor
çok güzel çok beğendim hepimiizin ihtiyaç duyduyduğu br bakış açıısı
güzel bir yazı olmuş bi coğumuz elde ettiklerimizin farkında değil. insanlar elde ettiklerinin değil de elde edemedikleri şeylere cok üzülürler… insanoğlu işte hepimiz nankör kediler gibiyiz.:))
Evet doğru ama zaten önemli olan bunu devamlı olarak genel hayat görüşümüz yapabilmek arada sırada değil de her zaman bu şekilde olmalı işte burası zor olan
Cok değer verdiğim bir arkadaşım canının cok sıkkın bir anında beni cagırmış sohbete dalmıştık.yaşamış oldugu o kötü ve şansız olayları anlatırken benim elimden gelen sadece o na manevi olarak destek cıkmaktı.bu yazıyı iki okudum …birincisi arkadaşımla konuşmadan önce ikincisi ise bu yazıyı okuduktan beş dk önce. sanırsam bu yazıdaki insanı rahatlatan ve telkin eden cümleler olmasaydı.ben arkadaşıma yardımcı olmazdım.yada üstünde ciddi bir etki bırakamazdım..canı gönülden cok tşk ederim..ümit kaya
Çok doğru gerçekten sahip olduğumuzun kıymetini bilemediğimiz.Çünkü;
Konuda ALLAH ‘ın adı bile geçmiyor..