Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim forumu misyonu taşıyan kendinigelistir.com sitesi Özgür Şahin tarafından hayata geçirilip, geliştirilmektedir. © 2024. Tüm hakları saklıdır.

  1. Anasayfa
  2. Başarı Yazıları
  3. Çözümsüz değilsiniz! Çaresiz değilsiniz!

Çözümsüz değilsiniz! Çaresiz değilsiniz!

Özgür ŞAHİN Özgür ŞAHİN -

- 7 dk okuma süresi
571 2

Çözüm yok, çare yok diye düşünmeyin! Sorunlara nasıl yaklaşmalıyız. Olumsuz düşünceden sıyrılıp çözüm odaklı nasıl düşünebiliriz? Günlük yaşamda basit nedenlerden ötürü sorunu yönetemeyen milyonlarca kişiden biri zaman zaman biz oluruz. Sorunlar yaşamın olağan bir parçası kabul görürken, sorun karşısında gereksiz davranışlarda bulunup hem kendimizi hem de çevremizdekilerin ruh sağlığını olumsuz yönde etkileriz çoğu zaman. Peki sorunlara nasıl yaklaşmalıyız. Yaşam sorunlarını etkin biçimde çözmenin basamakları var mı? Olumsuz düşünceden sıyrılıp çözüm odaklı nasıl düşünebiliriz?

Dr. Fuat Beşkardeş çözüm odaklı düşünebilmenin şifrelerini anlattı…

NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Fuat Beşkardeş sorun çözmeye olumlu ve olumsuz yönelimi olan kişiler ve özellikleri olduğuna dikkat çekiyor. Beşkardeş; bu kişilerin özelliklerini şöyle tanımlıyor.

SORUN ÇÖZMEYE OLUMLU YÖNELİMİ OLAN KİŞİLERİN ÖZELLİKLERİ:

– Sorunları genelde olağan, sıradan ve yaşamın kaçınılmaz olayları olarak görürler.

– Sorunları, kaçınılması gereken göz korkutucu olaylar olarak görmektense, kendilerini geliştirmeleri (yeni bir şey öğrenme, yaşamı daha iyi yolda değiştirme, kendini daha iyi hissetme gibi) bir uğraş için bir fırsat olarak görürler.

– Sorunların bir çözümü olduğuna ve bunu kendi başlarına bulabilecek yeterlikte olduklarına inanırlar.

SORUN ÇÖZMEYE OLUMSUZ YÖNELİMİ OLAN KİŞİLERİN ÖZELLİKLERİ:

– Soruna neden oldukları için kendilerini suçlama eğiliminde olurlar, ‘yetersiz, yeteneksiz, işe yaramaz, kötü, talihsiz’ diye genellikle kendilerini olumsuz tanımlarlar.

– Sorundan kaçmaya ya da herhangi bir tasarı kurmaksızın saldırmaya çalışırlar.

Psikiyatri Uzmanı Dr. Fuat Beşkardeş

– Sorunun üstesinden gelme beklentileri düşüktür, çünkü ya sorunu çözülemez olarak görürler ya da sorunu başarıyla çözebilecek yeterliliklerinin olmadığını düşünürler.

– Sorunu, yeterli birinin, çok çaba harcamadan hemen çözmesi gerektiğini düşünürler. Bir başkasının sorunu çözmesini yeğlerler.

Dr. Beşkardeş sorunun tanımlanmasının da önemine dikkat çekiyor ve 5 aşamalı olduğunu ifade ediyor.

1.Var olan gerçekleri arama: 5N, 1K: Ne, nerede, ne zaman, neden, nasıl ve kim.

2. Bu gerçekleri açık bir dille tanımlama

3. Gerçekleri varsayımlarda ayırt etme

4. Gerçekçi amaçlar saptama

5. Aşılacak engelleri belirleme

çözüm

Yaşam sorunlarını etkin biçimde çözmenin ayrıntılarını da belirtiyor Dr. Fuat Beşkardeş.

D’Zurilla ve Nezu tarafından tanımlanmıştır.

1. Aşama: Tutum: Bir sorunu çözmeye kalkışmadan önce, söz konusu soruna karşı ve bununla baş edebileceğinize dair olumlu ve iyimser bir tutum takınmalısınız.

2. Aşama: Tanımlama: Tüm verileri elde ederek, sorunu çözmenin önündeki engelleri belirleyerek ve gerçekçi bir amacı belirterek, sorunu doğru bir biçimde tanımlamalısınız.

3. Aşama: Seçenekler bulma, alternatifler üretme.

4. Aşama: Öngörme: Olumlu ve olumsuz sonuçları öngörme ve en az zararla,en çok yarar getireceğini düşündüğümüz en iyi seçeneğin seçimi

5. Aşama: Deneme: Bir eylem tasarısı oluşturduktan sonra bulduğunuz çözümü gerçek yaşamda dener ve işe yarayıp yaramadığını görürsünüz. Elde ettiğiniz sonuçla yetinebiliyorsanız sorunu çözmüşsünüz demektir. Yetinemiyorsanız, başa dönüp daha iyi bir çözüm arayışına girmelisiniz.”

Dr. Fuat Beşkardeş olumsuz düşünmeyi bırakma ve sağlıklı çözüm odaklı düşünmenin öğrenilebileceğini de kaydediyor.

– Ne düşündüğümüz, çoğu zaman ne hissettiğimizi etkiler. Herhangi bir olayla ilgili olarak ne hissettiğimiz, o olayla ilgili ne düşündüğümüze bağlıdır.

– Hiçbir şey eksiksiz ve çok yetkin değildir. Sorunlar, yaşamın olağan bir parçasıdırlar ve bütün dünyayı denetim altında tutamayız.

– ’Bütün insanlar yanlış yapabilirler, ben de yanlış yapabilirim’.

– Olumsuz düşünceler içinde olduğumuz her an, bizi yaşamımızın olumlu yanlarına odaklanmaktan alıkoyar.

– Kötü bir ilişki olabilmesi ya da çatışma doğabilmesi için en azından iki kişiye gereksinim vardır.

– Sorunlar, öğrenme sırasında üstesinden gelinmesi gereken engellerdir, insanlar genellikle zorluklar karşısında kendilerini geliştirirler.

– İyi tanımlanmış bir sorun yarı yarıya çözülmüş demektir. Sorunu görmek, çözümü görmeye yardımcı olur.”

Ne denli çok çözüm yolu seçeneği yaratılırsa, o denli nitelikli çözümler bulunabileceğini ifade eden Dr. Beşkardeş, ön yargıdan uzak durulması, akıllara gelen her düşünceye değer verilmesi ve göz ardı edilmemesi gerektiğini vurguluyor. Çeşitlilik noktasında yöntemler üzerinde düşünmenin önemli olduğunun altını çizen Dr. Beşkardeş yaşamdan çıkarılacak derslerin de olduğunu söylüyor.

YAŞAMDAN ÇIKARILACAK DERSLER

– Epiktetos : İnsanlara rahatsızlık veren, olayların kendisi değil, bu olaylara getirdikleri bakış açısıdır.

– Shakespeare : ‘Hiçbir şey iyi ya da kötü değildir. Düşüncelerimiz onu belirler’.

– Dengeli bir yaşam kurabilmeniz için değiştirebileceğimiz durumları değiştirmeye çalışmanız, değiştiremeyeceklerinizi olduğu gibi kabul edip bunlara katlanmak için yeni bir algı geliştirmeniz ve ayırt etmek için yeterince akılcı davranmanız gerekmektedir.

– Geçmiş anlaşılır, gelecek ise yaşanır. Yaşamınızı kendiniz yazın.

Kaynak : E-psikiyatri

Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.

İlgili Yazılar