Modern toplumlarda kişinin kendisi için mutluluk tanımı yapmasıyla ve o birçoğumuzun bir türlü bırakamadığı egosundan sıyrılmasıyla başlıyor.
Temel yetkinliklerinizin ne olduğunu netleştirin. Temel yetkinliklerinizi bulma serüvenine bir beden olmuş bir kurum olarak girin. Serüvenin sonunda bambaşka bir kurum olacaksınız, daha güçlü, daha yenilikçi, daha kendini bilen, daha gelecekten ümitli…
1980’lerin başında GTE bilişim teknolojileri endüstrisinde en önemli oyunculardan biri olmaya oynuyordu. NEC ise, çok daha küçük çaplı bir firmaydı ve telekomünikasyon alanında deneyimi yoktu. Bugün NEC telekomünikasyon, semikondüktör alanında bir deve dönüşürken, GTE o büyük hedeflerini bırakıp bir telefon şirketi haline geldi.
Bu iki firmanın farkları neydi?
C.K. Prahalad ve Gary Hamel’in Mayıs-Haziran Harvard Business Review’de yayınlanan The Core Competence of the Corporation adındaki makalesi bu iki şirketin en büyük farklarının işlerini nasıl gördüklerinde gizli olduğunu göstermekte. Pek de birbirleriyle doğrudan bağlantılı olmayan çok sayıda ürün ve hizmetleri bulunan NEC (semikondüktör, telekom, bilişim, tüketici elektronik ürünleri) her pazarda dominant oyuncu olmayı başarmış. GTE ise telefon şirketine dönüşmüş, diğer alanlardaki hedeflerini gerçekleştirememiş.
Nasıl mı?
NEC şirketini stratejik iş üniteleri bütünü olarak görmekten çok, temel yetkinlikler portföyü olarak gördü. Bu ne anlama geliyordu? Şirketi, insanları, sektörleri ve birimleri ile kolektif bilgi ve zeka olarak görüyor. Bu kolektif bilgi, zeka ve deneyim birikimini farklı üretim yetileri ve teknolojileri geliştirmek üzere kullanıyor. Yani, birbirinden farklı sektörler kendilerini ayrı ayrı adalarda birbirinden tamamıyla farklı coğrafyaların ve iklimlerin parçası gibi hissetmek yerine, aynı kara parçasının ovası, tarlası, nehri gibi birbirlerini bütünleyen aynı havayı soluyan parçaları olarak görüyorlar. Varoluş sebepleri, fonksiyonları, sağladıkları yararlar birbirlerinden farklı olmakla beraber, aynı misyonun, vizyonun, değerlerin peşinde olduklarını biliyorlar. NEC temel yetkinliklerini kullanarak birçok şirketin ancak denemeye cesaret gösterdiğini (ancak başarı sağlayamadığı) yapmayı başarmış: Yeni pazarlar yaratmış, yükselmekte olan pazarlardan yararlanmayı bilmiş, müşterilerinin hayal dahi edemediği ancak kesinlikle ihtiyaç duyduğu ürünleri tasarlamayı başarmış. Şapka çıkarılacak bir başarı öyküsü…
Birçok alanda/sektörde faaliyet gösteren firmaları bir ağaca benzetmek doğru olur: gövde ve ana dalları temel ürünleridir, küçük dallar iş üniteleridir, yapraklar ve meyveler ürettikleri ürünlerdir. Beslemeniz gereken kökü ise, temel yetkinliklerdir. Temel yetkinliklere odaklanmak şirketin kendine has, entegre sistemlerini güçlendirmeye ve farklı sektörlere hizmet veren üretim ağlarını ve teknolojik yapabilirliklerini sürekli geliştirmeye olanak verir. Temel yetkinlikleri güçlü bir şirketi rakipleri kolaylıkla kopyalayamaz.
Yönetime düşen en önemli görev temel yetkinliklerin ne olduğunu netleştirmektir. Temel yetkinlikler belirlendikten sonra, tüm kurum bu yetkinlikleri nasıl destekleyip rekabet avantajı yaratılabileceği üzerinde durur. Kaynaklar üniteler arası nasıl teknoloji ve üretim birliktelikleri kurmak üzere düzenlenebilir? Şirketinizi ve pazarlarını en iyi şekilde tanımlayan stratejik gayeniz nedir? Dile getirin.
Bu stratejik gayeyi destekleyen temel yetkinlikleriniz neler?
Şirket yönetimi olarak kendinize sormanız gereken sorular şunlar olmalıdır:
- Bu yetkinlikleri kontrol etmezsek, ne kadar zaman daha işimizi domine edebiliriz?
- Bu yetkinlik olmadan gelecekte hangi fırsatları kaybederiz?
- Bu temel yetkinlik birden fazla pazara girmemize yardımcı oluyor mu?
- Müşterilere sağlanan yararlar bu temel yetkinlikle bağlantılı mı?
Temel yetkinliklerinizi belirledikten sonra, onları nasıl geliştirebileceğinize bakın. Bu uğurda;
- İhtiyacınız olan teknolojilere yatırım yapın Citicorp 24 saat dünya marketlerinde alım satım yapılmasını sağlayan bir işletim sistemine yatırım yaparak tüm rakiplerini geride bıraktı.
- İş ünitelerine kaynakları yayın 3M ve Honda tüm dünya pazarlarında ilk sıralara yerleşen ürünleri temel yetkinliklerinin doğrudan meyveleri. Sonuçlar dünya çapında başarı, kazanç ve sürdürebilirlik: şirket imajı güçleniyor, müşteri sadakati artıyor, dağıtım kanallarına erişim tüm iş üniteleri için kolaylaşıyor.
Stratejik ortaklıklar kurun
NEC’nin Honeywell gibi partnerlerle kurduğu ortaklıklar sayesinde temel yetkinliklerini geliştirmesine olanak veriyor. Kaynak paylaşımı sayesinde daha düşük maliyetlere temel yetkinliklerin alanını genişletmek mümkün oluyor. Honeywell ile ortaklığı sonucunda, NEC semikondüktör alanına hızlı bir giriş yapmış ve temel yetkinliklerini oluşturmayı başarmıştır. Her şeyin başında kafa yapısını değiştirmek geliyor
Temel yetkinlik geliştirmeye odaklı bir kafa yapısı geliştirmek. Şirket yöneticilerinin böyle bir düşünce sistemini benimsemiş olmaları gerekli. Pratikte bu ne anlama geliyor?
Yöneticilerin kurumsal sınırları tanımamaları ya da bu sınırları aşıp birimler arası paylaşımların önünü açmaları, kaynaklarını isteyerek paylaşmaları ve uzun soluklu düşünmeleri gerekli.
İş biriminizi çok önemli görmeyin
Kendi biriminizi çok önemli görmek bir ego sorunu gibidir. Kendi yaptığınız işi, biriminizin getirdiği değeri o kadar önemsersiniz ki, başka birimleri ister istemez küçük görürsünüz. Bir yandan da, kendi biriminizdeki yetenekleri ve kaynakları diğerleriyle paylaşmak istemezsiniz. Bu gibi bir bakış açısı küçük düşünmeden başka bir şey değildir. Biriminizi öne çıkarma uğruna, şirketin büyük bir fırsatı kaçırmasına sebep olabilirsiniz. Şirketin temel yetkinliklerini gururla taşıyan proje ve insanları belirleyin Bu ana fikir çevrenize şöyle bir mesaj gönderecektir: Temel yetkinlikler kurumsaldır, tüm kuruma hitap eder. Kaynaklar, yetenekler hep kurum içinde yer değiştirebilen değişkenlerdir. Kurum yeni bir temel ürünün peşine gittiğinde yeni bir birim kurulabilir, o ürünlerin üretimi hızlandırılabilir ve yeni bir kaynak, yönetim ve yetenek dağılımına gidilebilir. Canon dijital lazer printer sektörüne atıldığında şirket için yetenek dolaşımı ve kaynakların dağılımı yepyeni bir yön almıştır.
Yöneticilerinizi bir sonraki dalga temel yetkinlikleri oluşturmaları için görevlendirin
Temel yetkinliklerinizin paraleli projeler hangileri? Ne kadar yatırım planlanmakta? Nasıl bir planlama ve işleyiş benimsenecek? Birimler ve kişiler nasıl destekleyecek? Hiç bir yeni ürünün şans eseri veya planlama, yatırım, uzun saatler mesai ve de tabii deneme-yanılma sürecinden sonra ortaya çıktığını unutmayın. İleriye yatırım yapın.
Bu yazının sonunda temel yetkinlikleriniz neler? Net misiniz?
Ağaç örneğiyle kafanızda çok net canlanmadıysa, şirketinizi nasıl görmeniz gerektiğini bir orkestra örneğiyle açıklayalım. Farklı sektörlerde faaliyet gösteren şirketiniz bir orkestra. CEO başındaki maestro. Birimler, yaylı, üflemeli, vurmalı çalgılar iş birimleri. Hiçbir zaman tek başlarına değerlendirilmiyorlar, kolektif zekaları, yetenekleri ve deneyim birikimleri doğrultusunda orkestranın performansını iyileştiriyorlar. Yaylılar, üflemeliler, vurmalılar birbirileriyle yarışmak yerine, uyumu yakalamak peşinde. Rekabet avantajları tam da burada, birbirlerini görünmez bir şekilde tamamlamalarında. Gramaphone dergisi dünyanın en iyi orkestraları listesinde bir numaradaki Hollanda’nın Concertgebouw’nun müzik yapması harmonik seslerin ötesine gidiyor, çok derin, çok soylu, sizi farklı bir atmosferin içine çekiyor. Sadece teknik olarak iyi olmakla kalmıyor, müzik zekalarını kullanıyorlar, kişisel sadece Concertgebouw’a özel bir ortak sesleri var. Notaları unuturlarsa, müziğin arkasındaki fikre ve imaja odaklanıyorlar, maestro dahil, tüm müzisyenler yeni şeyler denemek ve beraber öğrenmenin peşinden gidiyorlar.
Temel yetkinlikleri müziğe duydukları tutku, yeni şeyler deneme ve risk almadan korkmamak ve sesin ardındaki duyguyu anlayıp dinleyiciye hissettirmek. Temel yetkinliklerinizi bulma serüvenine bir beden olmuş bir kurum olarak girin. Serüvenin sonunda bambaşka bir kurum olacaksınız, daha güçlü, daha yenilikçi, daha kendini bilen, daha gelecekten ümitli… Bol şanslar!