Anasayfa / manşet / Gerçek Bir İngiliz gibi İngilizce Konuşmak için 8 ifade!

Gerçek Bir İngiliz gibi İngilizce Konuşmak için 8 ifade!

Bazı ifadeler vardır İngilizler bunları kullandığında duyanlara anlamsız gelir. Çünkü bölgeden bölgeye kullanımları değişir. Hatta bazen hiç duymamış da olabilirsiniz. Örneğin “Guv’nor” ya da “blimey” ifadelerini daha önce duydun mu? Peki “reckon” ya da “bonkers” bir şey ifade etti mi sana? İngilizce öğrenmek ve yabancı dil öğrenmenin püf noktalarını birçok defa yazmaya çalıştık. Ancak bu sefer farklı bir konuya değiniyoruz.

Gerçek bir İngiliz gibi konuşmak istiyorsan, en komiğinden en saçmasına kadar, öğrenmen gereken bir sürü tabir var (ve bunlar o güzel İngiliz adalarından hangisinde olursan ol kullanabileceğin şeyler). İşte en iyi ve en garip olanlarından (ya da zaman zaman her ikisi de!) derlediğim liste:

1“BLIMEY!”

Nasıl telaffuz edilir? “bl-EYE-mee” (blaymi)

Ne anlama gelir? İlk olarak Londra’da kullanılmaya başlamış, fakat şimdilerde tüm İngiltere’de şaşkınlık, heyecan ya da telaşı ifade etmek için kullanılıyor.

Nereden çıkmış? 19. yüzyılın sonlarında “God blind me!” ifadesinin değiştirilmiş versiyonu olarak ortaya çıkmış.

2“RECKON”

Nasıl telaffuz edilir? “REH-kon” (rekın)

Ne anlama gelir? İngiltere’nin tamamında kullanılıyor; bir şeyin öyle olduğunu düşündüğünü ya da bir şeyin öyle olduğuna inandığını ifade etmek için kullanılıyor.

Nereden türemiş? Orijinalde, “hesap etmek” anlamına gelen Hollandaca “rekenen” ve Almanca “rechnen” sözcüklerinden geliyor.

3“FULL OF BEANS”

Nasıl telaffuz edilir?  İngilizcede yazıldığı gibi işte. (ful ov biins)

Anlamı nedir? Enerjik ve coşkulu bir kişiyi tanımlamak için kullanılıyor.

Nereden çıkmış ortaya? Bazıları bu ifadenin Avustralya’dan geldiğini söylüyor; bazıları ise “coffee beans” yani kahve çekirdekleri ile alakası olduğunu iddia ediyor. Aslında, kimse tam olarak bilmiyor.

4“BONKERS”

Nasıl telaffuz edilir? “BONK-urrs” (bonkırs)

Ne anlama geliyor? Bir şeyin (ya da birinin) deli, çılgın ya da eksantrik olduğunu ifade eden komik bir sözcük.

Nereden türemiş? İddialara göre bir şeyi bir yere çarpma sesinden (‘bonk’), kafaya alınan bir darbeden türemiş.

gercek-bir-ingiliz-gibi-ingilizce-konusmak

5“ON YOUR BIKE!”

Nasıl telaffuz edilir? “Onn yur byhke”. (On yor bayk)

Anlamı nedir? Birine gitmesini söylemenin kibar ama biraz da kafa karıştırıcı yolu. Hele de gerçekten bisikletle gidecekse daha da kafa karıştırıcı.

Nereden geliyor bu ifade? Kimse bilmiyor. Dilin gizemleri!

6“ROW”

Nasıl telaffuz edilir? “cow” kelimesi ile uyaklıdır. (rouv)

Ne anlama gelir? Biri ile gürültülü bir tartışma ya da çekişme içindeyken “argüman” demenin İngiliz yolu.

Nereden çıkmış? Kimse bilmiyor. Dilin gizemleri (yine)!

7“GIVE YOU A RING”

Nasıl telaffuz edilir? Sonu “sing” kelimesi ile aynı, yani ‘g’ harfi yok gibi. (giv yu e rin)

Anlamı nedir? Amerikanlar “I’ll call you” der yani “Ben seni ararım”. Fakat İngiltere’de “I’ll give you a ring” denir, yani “Ben sana telefon ederim”. Parmağında gerçek bir yüzük hayal etme, o “ring” ile bunun alakası yok.

Nereden türemiş? Muhtemelen eski tip bir telefonun çıkardığı sesten türemiştir.

8“GUV’NOR”

Nasıl telaffuz edilir? “GHUV-nah”. (guvnah)

Ne anlama geliyor? Londra’nın doğu yakasındaki insanlar (ki yerel olarak ‘Cockneys’ olarak bilinirler) kendilerinden daha yüksek rütbeli kişileri ifade etmek için kullanıyorlar bu kelimeyi; ama aslında genelde şaka olarak kullanılıyor.

Nereden geliyor bu sözcük? Muhtemelen insanların, otoritesi olan kişilere saygı göstermesinin gerekli olduğu Viktoryen zamanlardan geliyor.

Bu garip İngiliz ifadelerini kaptığını bir düşünsene! İngiltere’ye bir dahaki gidişinde bunları kullanmayı bir dene, hemen alışacaksın. İyi yolculuklar!

Kaynak : EF Blog

Hakkında Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.