“Kadınları mutlu etmek ne mümkün” diyen erkekler yanılıyor! Çünkü kadınları mutlu etmek hem mümkün, hem de sanıldığı kadar zor değil. ’Sevgi hormonu’ olarak da bilinen oksitosinin salgılanması kadınların bağlanma güdülerini harekete geçirip kendilerini daha rahat ve mutlu hissetmelerine yol açıyor. Peki bu mekanizma nasıl mı harekete geçiyor? İşte cevabı… Oksitosin yani ’sevgi hormonu’ kadınlarda bağlanma güdülerini harekete geçirir. Kadının iyi bir ilişki içinde olması partnerine güvenebilmesi, onunla ilgilenmesi ve ondan ilgi görmesi, destek, şefkat hissetmesi oksitosin seviyesini artırır.
Danışan: Geçen hafta bana ’erkekleri mutlu etmenin yolları’nı anlatmıştınız. Elimden geldiğince uygulamaya çalışıyorum ve gerçekten ilişkimiz daha iyiye doğru gidiyor. Eşim ona ’daha fazla özen’ gösterdiğim için çok mutlu. Ben de bu kadar kolay yapabileceğimi sanmıyordum. Bu hafta da ’kadınları mutlu etmenin yolları’ndan bahseder misiniz? Eşime anlatmak istiyorum.
Dr. Başak: Geçen hafta kadınlar ve erkeklerin farklı ihtiyaçları olduğundan ve bunun kaynağının hormonlarımız olduğunundan bahsetmiştim. Dolayısıyla önce biraz hormonlardan konuşacağım.
Danışan: Evet, hatırlıyorum. Özellikle stres altındayken farklı tepkiler gösterdiğimizi ve bunun da farklı hormonlar salgıladığımızdan kaynaklandığını söylemiştiniz.
Dr. Başak: Doğru hatırlıyorsunuz. En çok bilinen kadın hormonu östrojendir. Bunun dışında, kadınların stresini azaltan önemli hormonlardan biri de oksitosindir. Süt üretimini, doğum yaklaştığı zaman rahim kaslarının kasılmasını sağlayan oksitosin, aynı zamanda tansiyonun düşmesine ve bedenin gevşemesine neden olur. Bu hormon salgılandığında kadınların bağlanma güdüleri de harekete geçer. Bazı kaynaklar buna ’sevgi hormonu’ adını vermiştir. Araştırmalar, kadınlardaki oksitosin hormonunun, arkadaşlık, bağlanma, paylaşma, güvenme, ilgi görme gibi durumlarda da arttığını göstermiştir. Örneğin kadınlar aşık olunca yüksek seviyede oksitosin üretir.
Danışan: Öyleyse bizim kendimizi iyi hissetmemiz için devamlı oksitosin üretmemiz gerekli.
Dr. Başak: Amerikalı psikolog Dr. John Gray, “Oksitosin hormonu kendimizi daha gevşemiş, rahat ve mutlu hissetmemize neden olmakla kalmayıp, stresle daha kolay baş edebilmemizi sağlar” diyor ve bu hormonu salgılayabilmemiz için aktiviteler öneriyor.
Danışan: Bunu daha önce hiç duymamıştım. Ne yapmamız lazım?
Dr. Başak: Öncelikle kadının iyi bir ilişki içinde olması gerekir. Partnerine güvenebilmesi, onunla ilgilenmesi ve ondan ilgi görmesi, destek, şefkat hissetmesi oksitosin seviyesini artırır. İhtiyaçları giderilmediğindeyse bu seviye hemen düşer.
Danışan: Demek ki eşlerin burada çok önemli rolü var.
Dr. Başak: Eşine bağımlı kişiler için evet. Çünkü sosyal ilişkileri olmayan birine eşinin desteği, ilgisi çok gereklidir. Bu ilgi azaldığında hemen mutsuz olabilir. Çünkü oksitosin salgılanmasını sağlayacak tek kişi eştir. Diğer yandan, sosyal desteği güçlü, birçok arkadaşı olan, ailesiyle iyi ilişkiler sürdüren kadınlar için oksitosin seviyesini yükseklerde tutmak daha kolaydır.
Danışan: Demek ki sosyal ilişkilerimi artırmam gerek. Peki, eşim beni mutlu etmek için neler yapmalı?
Dr. Başak: Eğer eşiniz oksitosin hormonunun önemini bilirse, sizi mutlu etmesi çok kolay olacaktır. Oksitosin hormonunuzun yüksek seviyelerde olmasını sağlayacak birçok aktivite vardır. Size Dr. Gray’in erkeklerin faydalanması için hazırladığı ufak bir listeden birkaç örnek vereceğim. Haftaya da kendi kendinize neler yapabilirsiniz ondan bahsederiz. Bu listeyi vermeden önce, eşinize oksitosin hormonunun faydalarını anlatın. Eğer her gün en azından bir tanesini yaparsa kendinizi çok daha mutlu hissedeceğinizi ona söyleyebilirsiniz:
1. Eşinizi sevdiğinizi söyleyen bir not yazıp bırakın veya mesaj yollayın.
2. Ona çiçek alın.
3. El ele yürüyüşe çıkmayı önerin.
4. Uyanınca ona sarılın.
5. Evden çıkarken ona sarılın.
6. Eve gelince ona sarılın.
7. Uyumadan önce ona sarılın
8. Bir yere girerken, kapısını açın, siz önden girmeyin.
9. Yeni bir şey giydiğinde ona iltifat edin.
10. Ona sabahları kahve veya çay yapın.
11. Mutfakta yardım edin.
12. Onu dinleyin, sorunlarına çözümler önerin.
13. Ona masaj yapın.
14. Onunla alışverişe gidin.
15. Onu sevdiğinizi söyleyin.
16. Yemekten sonra masayı toplamasına yardım edin.
17. Ona kahvaltı hazırlayın.
18. Beraber romantik bir film izleyin.
19. Yatağınızı toplayın.
20. İşe gittiğinizde onu öğlen yemeğe davet edin.
21. Film seyrederken elini tutun.
22. Ev içindeki küçük tamirleri yapın.
23. Akşam yemeği pişirin.
24. Çocuklarınızı siz uyutun.
Dr. Başak: Bu bir örnek liste. Bunu kendi ihtiyaçlarınıza ve isteklerinize göre tekrar gözden geçirin, eklemeler, çıkarmalar yapın. Son halini beraber okuyabileceğiniz bir yere asın. İyi şanslar!
Yazan : Dr. Başak Demiriz
Kaynak : Milliyet Gazetesi
Peki bunlarıda biz erkekler yaptıktan sonra kadınlar ne yapcak ? dışarı işi bizde , birde hocamızın belirttiği gibi ev işlerinide biz erkekler gördükten sonra evlenmenin bir mantığı yok bence… hocam sanırım ipi kadınların eline salı vermemiz gibi bir reçete yazmış :) aman dikkat :))
Bence kadınları bu çok sımartır ben burda şu mantıgı güdüyorum ne kendinden bıktırırcasına sert ol nede onu bunu basına çıkartacak kadar yumusak ol anlasılıyormuyum
Zaten bunları ben söyledikten sonra yapmasının hiç bir anlamı yokki. kendi içinden gelip yapmadıktan sonra çok değersiz yapmacık hareketler olur. dahada sinir olurum.
artık ortada ip olmadığı için kavgasınada gerek yok bence.önemli olan mutlu olabilmek. hakimiyet sahibi olmak değil.
Merhaba arkadaşlar;
benim yönetim şeklim biraz rengarenk :)
yeri geldimi kalkar yardım ederim ama hatun bana şu kumandayı ver dedimi beynimden vurulmuşa dönerim…
sabah kalktığımda kahvaltı hazır olmak zorunda hazır olmazsa kızmam. fakat bu şekilde devam etmesinede göz yummam. kimseyle tartuışmasına mahal vermem zira o benim ben ise o. atmış olduğu her adımdan ben sorumluyum. hoşlanmadığım şeyleri söylerim devam ederse ceza veririm. kesinlikle dövmek olmasın evlilik içinde sizlere tavsiyem.
kadını uslandırmanın yolu cezalandırmak. kadın sinirlendiği zaman sadece susun. sustuğunuzda kadınlar ince ruhlu oldukları için pişman olup özür dilerler… yeri geldiğinde ablanız , kardeşiniz yanında ona iltifat edin , şımartın fakat aşırıya kaçmayın. herşeyin aşırısı güzeldir.
şunuda kesinlikle eklemek istiyorumki;
namaz kılanın yuvasında huzur ve bereket var…
tecrübesi benim…
saygılar kardeşler…
Ben bunları fazlasıyla yapıyordum hani oksitosin hani mutluluk ?
Kadını yada erkeği cezalandıramazsınız, yalnızca aranızdaki mesafeye mesafe katmış olursunuz. Olması gereken tek şey biraz özveri, biraz sevgi ve karşıdaki kişiye biraz yaşam alanı…