Anasayfa / İnsan İlişkileri / Ben Bilmem Amirim Bilir
ben bilmem amirim bilir

Ben Bilmem Amirim Bilir

İşimiz gereği her gün birçok insanla iletişim halinde oluruz. Kiminden bir şeyler talep eder, kiminin ise taleplerini yerine getiririz. Eğer talebini yerine getiremeyeceksek de neden getiremeyeceğimizi izah ederiz. Bizim de talebimize olumsuz bir yanıt verilse sebebini öğrenmek isteriz. Maalesef bu sebep çoğu zaman “amirim böyle söyledi” olabiliyor. “Peki, neden?” diye sorduğunuzda ise “onu kendisiyle görüş” cevabı gecikmiyor. Böylelikle iş çözülmemiş oluyor. Hatta bu şekilde büyüyerek sorun kriz halini alıyor.

Tecrübeyle sabittir ki “amirim uygun görmedi” cevabını verenlerin çoğu aslında kendisi uygun görmemiştir. Size cevap verirken ya amirine sormamıştır bile –ki muhtemelen sorulması gerekmeyen bir konudur- ya da onu yönlendirerek sormuş ve istediği cevabı almıştır. Burada önemli olan talebin onay ya da red görmesi değildir. Talep edenin, karşısında bir muhatap bulamamasıdır. Belki gerçekten reddedilmesi gereken bir talep olabilir ama bunun makul gerekçeleriyle açıklanması gerekir.

Bazı insanların, bu şekilde davranmak tarzı haline gelmiştir. Aslında her şeye kendisi karar verir ama kimseyle kötü olmamak için amirinin arkasına saklanır. Kimseyle kötü olmamaktan da ziyade bu yöneticiler, çalışanlarının yaptığı işi detaylı olarak bilmedikleri için kararlarını savunamayacaklarından endişe ederler. Gerçekten de gelen itiraz karşısında “bu seferlik sizin istediğiniz gibi olsun” diyerek kararından vazgeçerler. Böyle yöneticilerin altından çalışan personeller de inisiyatif kullanamaz, karar veremezler. Çünkü verecekleri karara itiraz gelmesi durumunda yöneticilerinin bu karara sahip çıkmayacaklarını bilirler. Bunun sebebi ise yöneticinin, çalışanının kararı için “amirimin kararı” diyemeyip, amirinin arkasına saklanamayacak olmasıdır.

“Amirimin kararı” tarzının hüküm sürdüğü bir çalışma ortamında karşılaşılacak en büyük tehlike, herkesin bu durumu kabullenmesidir. Eğer kimse verilen kararların gerekçelerini sorgulamıyor, herkes “amirinin kararıymış” diyerek kabulleniyorsa hiçbir çözümün üretilemeyeceği uygun ortam oluşturulmuş demektir.

Bir hikaye vardır. Kafese 5 maymun koyarlar. Ortaya bir merdiven ve tepeye de bir salkım muz. Maymunlardan merdivene çıkarak muzlara ulaşmak isteyen olduğunda dışarıdan hepsinin üzerine soğuk su dökerler. Her maymun aynı denemeye giriştiğinde hepsi soğuk su ile ıslatılır. Bütün maymunların denemesi sonunda hepsi sırılsıklam olur. Bir süre sonra muzlara hareketlenen maymunlar diğerleri tarafından engellenmeye başlanır. Daha sonra su kapatılır ve maymunlardan biri çıkarılarak yerine yeni bir maymun konur. Soğuk sudan haberi olmayan yeni maymunun yaptığı ilk iş merdivenlere tırmanmak olur fakat diğer eski 4 maymun yeni maymunu engeller ve döverler. Daha sonra ıslanmış eski maymunlardan biri daha yeni bir maymunla değiştirilir. Yeni maymun merdivene yaptığı ilk atakta dayağı yer. Derken ıslak maymunların hepsi değiştirilir. Ancak kafese giren her maymun ilk atağında diğerleri tarafından cezalandırılması devam eder. Yani hiçbirinin en yeni maymunu neden dövdükleri konusunda bilgileri yoktur fakat döverler. Artık tepede bir salkım muz olduğu halde hiçbir maymun merdivene yaklaşamamaktadır. Sebebi ise; burada işler böyle gelmiş ve böyle gitmektedir. Başka bir deyişle; “sistem böyle”.

Anlaşıldığı üzere artık burada öğrenilmiş çaresizlik rahatlıkla uygulanabilir. Herkes gerekçeleri sorgulamadan bunun sistem olduğuna inanmıştır. Kimse “sistem”i bozmak istemez. Halbuki değer üretmek isteyen şirketlerde sistemin adamına değil, bu sistemi bozan insanlara ihtiyaç vardır. Tatar Ramazan filminin bir repliğindeki gibi “Benim adım Tatar Ramazan, ben bu oyunu bozarım” diyenler kısır döngüyü kıracaklardır. Bunu yapamayanlar en azından yapanlara mani olmamalıdır.

Eski köye yeni adet getireceğiniz güzel günler dilerim.

Yazan : Uğur Kartal

Hakkında Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.