Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim forumu misyonu taşıyan kendinigelistir.com sitesi Özgür Şahin tarafından hayata geçirilip, geliştirilmektedir. © 2024. Tüm hakları saklıdır.

  1. Anasayfa
  2. Okumayı Hızlandırma ve Hızlı Okuma Engelleri
Genel

Okumayı Hızlandırma ve Hızlı Okuma Engelleri

Özgür ŞAHİN Özgür ŞAHİN -

- 21 dk okuma süresi
349 0
Okumayı Hızlandırma

Okumayı hızlandırma birçok açıdan günümüzün ihtiyaçları arasında. Zaman kaybetmenin yanı sıra daha fazla bilgiyi edinmek ve okuduklarımızı hızla anlamak birçok anlamda hayatımıza fark katacaktır. Hızlı okumak için “hızı belirleyen unsurlara” değinelim.

Okuma Hızını Belirleyen Unsurlar

  1. Okunan metnin kolaylığı/zorluğu
  2. Okuyan kişinin kelime dağarcığının zenginliği
  3. Okuyan kişinin bilgi ve kültür düzeyi
  4. Okuyan kişinin anlama ve özümseme becerisi
  5. Okuyan kişinin göz eğitimi

Şimdi de engelleri yolumuzdan kaldırmakla hızlı okumaya ikinci adımımızı atalım. Malum birincisi karar vermekti ki burada olduğunuza göre bu kararı çoktan aldınız.

Hızlı Okursan Anlayamam İnancı

Bu inanç daha önce hızla okumayı herhangi bilginiz olmadan çalıştıysanız bunu da başaramamış olma durumunuz sizde hızlı okuma konusunda negatif bir kanı oluşturmuş olabilir.

Buna “hızlı okuyabilenler mevcut iken sizinde okumanız mümkündür” klişesiyle değilde kendi okuma serüveninize bakarak bertaraf edeceğiniz kanısındayım.

İlkokul 1’den itibaren okuma hızımız en az üç kat artıyor. Bu sınıfların okuma hızının dakikada 30–40 kelime ile başlayıp 120 kelime civarında olan bir okuma hızından söz ediyorlar.

Eğer hızlı okunduğunda anlaşılmasaydı şu anda okuduğumuz yazıların hiçbirini anlamamış olacaktık. Hatta bizatihi müşahede etmek için. 1. sınıfa yeni başlamış bir öğrencinin okumasını dinlemek, size bir parça okumasını istemekle, hatta bir dakikada kaç kelime okuduğuna bakmakla. Ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.

Hızlı okursam anlayamam inancındaki mantık hatasına gelince. Bu önermenin tersini beynimiz otomatik olarak kendi vermektedir. Yavaş okursam anlarım. O halde devam edin bu mantık önermesine: Heceleyerek okursam daha iyi anlarım.
Bu önerme doğruysa bu paragrafı baştan itibaren heceleyerek tekrar okuyun. Cevabı zaten kendiniz bulacaksınız. Unutmayalım ki; hızlı okuma zamanla geliştirebileceğimiz bir alışkanlıktır. Ayrıca okuma hızı kişiden kişiye değişir. Tespitlere göre Türkiye’de okuma hızı dakikada 90 ile 250 arasında değişmektedir. Dakikada 250 kelime okuyan da okuduğunu çok iyi anlamaktadır.

Okurken Geri Dönüşler Yapmak

Hızlı okumayı engelleyen en önemli sorunlardan biri de geri dönüşler yapmaktır. Uzmanlar okurken geri dönüşler yapmanın okuma hızını %35 azalttığını söylemektedir.

[box type=”shadow” ]Temel Karayolları Müdürlüğü’nde işe alınmıştır; görevi ise yollardaki çizgileri çekmektir. Temel’e bir kutu boya ve fırça verilir. Temel çizgileri çekmeye başlar. Bir gün amiri gelir ve çizelgeye bakar; “1. gün 500 metre, 2. gün 300 metre, 3. gün 150 metre, 4. Gün 100 metre..” “Temel”, der “Her gün gittikçe tembelleşiyorsun galiba?” Temel cevap verir: “Aksine amirum daha çok çalışayrum lakin gün geçtikçe boya kutusundan daha fazla uzaklaşayrum.”[/box]

Aslına bakarsanız bir insanın okurken anlamadığı yeri tekrar okuması kadar doğal bir şey olamaz. Burada problem bunun alışkanlık haline gelmesidir. Bazen de sayfalarca okuruz da okuduğumuzdan hiçbir şey anlamayız. O sırada başka şeyler düşünüyoruzdur çünkü.

Bunun nedeni beynimizin çalışma sistemiyle ilgilidir. Beynimiz dakikada 900 ila 1.300 kelimelik bir bilgiyi algılayabilecek, anlayıp değerlendirebilecek bir yapıya sahiptir.

Eğer dakikada bu rakamdan daha az kelime okuyorsanız, beynimiz bu boşluğu hayal kurarak, başka düşünceler üreterek değerlendirir. Bu yüzden zaman zaman okurken beyniniz farklı şeyler düşünür. Bu da okumanın verimini düşürür. En kötüsü de bunu alışkanlık yapmamızdır.

Hızlı okuyanlarda beyin bütün enerjisini okumaya harcadığından başka şeyler düşünmeye fırsat bulamaz ve bu sayede okuma verimi de artar. Bu hususta en etkili tedavi okumalarınız sırasında anlamadığınız yer olursa kesinlikle geri dönmeyin.
Bilinçaltınız bundan bir süre sonra o kadar rahatsız olmaya başlar ki, bir süre sonra bu adam okurken geri dönmüyor, bir hakkım var mutlaka anlamalıyım. Şeklinde bir düşünce geliştirir. Akabinde de geri dönüşleri farkına varmadan bırakırsınız.

Okuma Hızını Nasıl Ölçebiliriz
Okuma Hızını Nasıl Ölçebiliriz

Kelime Kelime Okumak

Anlamayı azaltan, okuma hızımızı düşüren, gözü gereğinden fazla yoran frenlerden biri de kelime kelime okumaktır. Kelime kelime okuduğunuzda göz her kelimede duraklamalar ve kasılmalar yapar; dolayısıyla da kısa zamanda yorulur.

Mesela; Hızlı okumak, okuma alışkanlığı için önemlidir.

Böyle bir cümleyi kelime kelime okuyan bir okuyucunun gözü 7 sekme yapar. Hızlı okumak okuma alışkanlığı kazanmak için önemlidir.

1 2 3 4 5 6 7

Hızlı okuyan bir okuyucu ise; Hızlı okumak okuma alışkanlığı kazanmak için önemlidir.

1 2 3 Göz blok okuma yapacağı için daha az seker ve yorulmaz. Önemli olan parçayı değil bütünü anlamaya çalışmaktır.

Muhteşem bir tarihi yapıyı seyrederken onu bir bütün olarak algıladığımızda ancak ondan keyif alabiliriz. Tek tek onu meydana getiren taşlara bakarak keyif alamayız. Aslında okumayı fikirler için yaparsanız, bu hatadan kısa sürede kurtulursunuz. Hızlı okumak bir anlamda okuma mantığının değişimidir.

Bir yazıya bir paragrafa bakarken ondan bir mesaj almak ya da anlatmak istediğini anlamak amacıyla okumalıyız. Kelimeler için okumamalıyız. Kelimeler ikinci derecede önemlidir. Oysa normalde okumalarımızda bir sözcüğü kaçırırım diye ödümüz kopar. Bu tedirginlikle okuruz bu yüzden sık sık geri dönüşler yaparız. Bu bizim hem okumamızı yavaşlatan, hem de konsantrasyonumuzu bozan bir durumdur.

İç Seslendirme Yaparak Okumak

Okuma hızımızı engelleyen frenlerden sonuncusu okuduklarımızı içimizden seslendirmektir. Bu durum kelimeleri birer sembol olarak göremememizden kaynaklanmaktadır ve hızımızı oldukça yavaşlatmaktadır.

Çok hızlı konuşan biri olsak bile dakikada 200–250 kelimeden fazlasını seslendiremeyiz. Oysa kelimeleri sembol gibi gördüğümüzde görme hızıyla çok daha fazla kelime okuyabiliriz. İçses birden kaybolmamaktadır. Bunu başarmamız için biraz uğraşmamız gerekecektir.

İçsesi engellemek için yapabileceğimiz birkaç uygulama vardır: okurken sakız çiğnemek, dişlerimizin arasına bir kalem sıkıştırmak gibi… Ancak bunlar geçici yöntemlerdir. Sadece bu alışkanlığı yok etmek amacıyla bir süreliğine uygulanabilir. Egzersizleri uygulamaya başladığınızda içsesiniz okuma hızınıza yetişmek için kendisini zorlayacak ve bir müddet sonra da size yetişemeyeceği için doğal olarak ortadan kaybolacaktır. Yukarıda belirtilen bütün bu frenler hızlı okumamızı engellemektedir.

Dikkat Dağınıklığı

Okurken yazıya yoğunlaşamamak belki de zamanımızın en önemli sıkıntılarından biridir.

Televizyon, cep telefonu, internet gibi bir takım unsurlar bunu daha da tetiklemektedir. Okurken hayallere dalıp gitme ve kendini okuduğu metne verememe durumunda, okumaya geçici olarak ara vermek iyidir.

Başlangıçta belirlemenizi istediğimiz okuma amacınızı tekrar gözden geçirip, yüksek sesle tekrar etmek sizi gereksiz düşüncelerden kurtaracaktır. Bir diğer nokta ve belki de en etkili çözüm yollarından biri okumaya yöneltici hedeflerinizi güçlendirmektir. Hedef enerjiyi bir noktaya yöneltir, yoğunlaştırır. Dikkati, farkında bile olmadan artırır. Hedefiniz olabilir ama bunları güçlendirmek, derinlik katmaktan söz ediyorum.

Başka Okuma Frenleri

Burada; yukarıda saydıklarımın dışında dışında bir takım psikolojik ve fizyolojik etkenleri de sıralayabiliriz tabii.

Kimi okuyucular her kelimeye tek tek baktıklarında daha iyi okuduklarına, tek bir kelimeyi kaçırırlarsa anlamı kaybedeceklerini zannederler. Bu kesinlikle doğru değildir. Birçok kelime, cümleye gramer bağlamında katılır, anlam üzerinde çok etkili değildir.

Mesela; “Güzel bilgisayar.” sözü ile “Bu bilgisayar güzeldir.” sözü arasında anlam bakımından fark yoktur. Bir başka deyişle, anlamı yakalamak için her sözcüğü okumanız gerekmez. Aksine, anlamdan çok sözcükler üzerinde tek tek durulacağından, anlamanız güçleşebilir.

1. Göz İdmansızlığı

Okuma işlemini beynimizle yaptığımız, gözün ise fotoğraf makinesi objektifi görevini üstlendiği bir gerçektir. Eğitimsiz bir göz satırlar üzerinde gezinir durur. Bu esnada duraklamalar ve sıçramalar uzunca bir süre alır. Anlayamadığı için de sık sık geriye dönüşler yapar. Göz, çabukluk kazandırıcı bir takım tekniklerle eğitilmelidir.

2. Geriye Dönüş

İyi okuyucu olmayan kimseler cümlelerdeki her heceyi her kelimeyi tek tek okurlar. Üstelik bu tür okuyucular okuduklarından emin olmak için sık sık geriye dönüşler yaparlar.

Bunun nedeni her heceyi, her kelimeyi tekrar tekrar okumazlarsa önemli bir yeri kaçıracakları ile ilgili endişeleridir. Böyle yaparak okudukları metinden bilgileri daha çok alabileceklerini düşünürler. Bu tür okumalar okuyucuları sıkar. Aynı zamanda gözler de daha çok yorulur. Bu tür okumalar, okuyucunun ilgisini ve konsantrasyonunun dağıtır.

Kötü okuma alışkanlığı olanlar genellikle kendi okumalarına güven duymaz. Bu yüzden de okuduklarından emin olabilmek için sık sık geriye dönüşler yapar. Geriye dönüşler her defasında bir hayli zamanımızı alır. Geriye dönerek okuma yapmak demek yeniden okumak, tekrar okumak demektir. Geriye dönerek okuma, okuma hızını engellediği gibi anlama oranını da azaltır. Okumaya ayrılan zamanın büyük bir kısmı geriye dönüşlerle boşa gider.

3. Seslendirme

Bu tür okuma yapan kişi “iç ses” ile okumaktadır. Böyle bir durumda bir hız limitiyle sınırlanan okuyucu, bu hızın üzerine çıkamamakta daha hızlı düşünme kapasitesi ise boşluğuna başka düşünceleri doldurmaya çalışmaktadır.
Dolayısıyla okuyucunun konsantrasyonu da azalmaktadır.

Okumayı Hızlandırma Çalışmaları

Okumayı hızlandırma egzersizlerini birkaç başlık altında sıralayabiliriz. Bunlar :

  • Göz Egzersizleri
  • Aktif Görüş Alanı
  • Sıçrama Mesafeleri
  • Blok Okuma

1. Göz Egzersizleri

Okuma işlemi yapılırken beyin ile beraber gözler de kullanılmaktadır. Gözlerin, satırlar üzerinde duraklama ve sıçrama hareketi yapması ile okuma gerçekleştirilir. Eğitimsiz olan göz, satırlar üzerinde dolaşır durur. Duraklama ve sıçrama anlarında çok zaman kaybeder, sık sık geriye dönüşler yapar ve zaman zamanda kelimelere takılır kalır.

Okuma hızını artırmak için görsel bir kılavuz olarak kalem kullanılabilir. Kalem okunulan kelimelerin altında tutularak okuma hızından daha hızlı bir şekilde hareket ettirilir. Bu zamanla okuma ve anlama hızını belirgin bir şekilde artırır.

Gözün yatay ve dikey yöndeki aktif görüş alanlarını azar azar artırmalıyız. Hızlı okuma esnasında dikkat edilecek hususlardan birisi de okuma sırasında gözün belli bir ritimde hareket etmesidir. Aktif görme alanından en iyi şekilde faydalanmak ve gözün gördüğü kelimeleri düzenli ve sürekli olarak akla kaydetme alışkanlığını edinebilmek için gözlerimize iyi bir ritim kazandırmalıyız. Göz egzersizleri, sürekli ve düzenli yapıldığında etkin ve hızlı okumaya faydalı olacaktır.

2. Aktif Görüş Alanı

Gözün bir bakışta görebildiği alana “görme alanı” denilmektedir. Görme alanı kişiden kişiye değişebilen bir alandır. Normal bir göz bir nokta üzerinde sabitlendiğinde 70–80 derece sağ ve solunu görebilir.

Bir tek şey üzerinde odaklanmış olsa bile gözlerimiz o cismin çevresinde olan bir sürü bilgiyi de algılama yeteneğine sahiptir. Buna “çevresel görüş” adı verilmektedir. Günlük hayatta biz bütün gün gözlerimizin çevresel görüş yeteneğini normal olarak kullanmaktayız. Bundan dolayı da harf veya kelime üzerinde uzun süre yoğunlaşmak gözlerimizi oldukça fazla yormaktadır.

Göz doktorları, çevresel görüşü olmayanları “tünel görüşlüler” olarak değerlendirmekte ve bu insanları görme özürlü olarak kabul etmektedirler. Bunun için görüşümüzü tek bir harf ya da tek bir kelime üzerinde yoğunlaştırırsak yanlış yapmış oluruz. Okuma esnasında gözlerimizi serbest bıraktığımızda daha başarılı bir okuma yaparız.

Gözlerini iyi eğiten bir okuyucu aktif görme alanını tam olarak kullanabilir. Böylelikle de göz, okuma sırasında kelimeler üzerinde sadece bir kez durur.

3. Sıçrama Mesafeleri

Gözler satırlar üzerinde kaymaz. Sıçrama satırlarda ve sayfalarda, gözlerin her sözcük üzerinde sabitleşmesi ile mümkündür. Her sabitleşme sonrası da sıçrama yaparak diğer sözcüğe geçen göz, okuma işlemini tamamlamış olur. Sabitleşmeler çok küçük zamanlarda gerçekleşirken beyin işlem hâlindedir.

Görme yelpazesinin diğer bir özelliği de gözlerin dikey ve düşey yönde ilerlemesidir. Gözler bir satırda sözcüğe saplandığında, yerini değiştirmeksizin aynı anda alt ve üst satırda, hatta alttan ve üstten üç dört aşağı ve yukarı satırda bulunan diğer sözcükleri de kavrayabilmektedir.

Okuma, göz hareketlerinin düz bir çizgi biçiminde olmadığından bir dizi sabitlem ve sıçramalardan oluşur. Geri sıçramalar geriye dönük okuma ve yineleme sabitlem sayısını artırdığından sürenin uzamasına neden olmaktadır. Bu yüzden göz sıçramaları oldukça önemlidir.

4. Blok Okuma

Blok okumanın bir diğer ismi de kolon okumadır. Günümüzde metinler daha dar bloklar, kolonlar hâlinde basılmaktadır. Gazetelerde, dergilerde ve büyük magazin dergilerinde bu bloklara daha sık rastlanmaktadır. Söz konusu kolonlar, 5–7 santimetrelik satırlardan meydana gelmektedir.

Okuma Hızı Arttırma - Bölme Tekniği
Okuma Hızı Arttırma – Bölme Tekniği

Dar kolonlar, büyük bir gidiş ve gelişi zorunlu kılan geniş satırlardan daha kolay gözden geçirilmektedir. Yukarıdan aşağı okuma dikkati daha fazla uyarmaktadır.

Göz hareketlerinin ve görme yelpazesinin uygulandığı bir okuma şekli olan kolon okumanın da çeşitleri vardır. Blok okuma, göz gezdirerek okumanın başarı ile uygulanan tekniklerindendir.

Sayfalar bloklara bölünür ve sanki bir dik çizgi varmış gibi hızla çizgi üzerinden aşağıya kadar inilir, sonra diğer bloğa geçilir. Göz sadece çizgiye gelen kelimeleri değil, çizginin sağındaki ve solundaki kelimeleri de görür, okur. Kolonlar geniş olursa çizgi sayısı da artırılabilir.

Yok ben mutmain olmadım diyen yoktur da belki aklına şu sorulardan gelen olmuştur deyu kısaca cevaplandırıp nihayete erdirmeli…

Okuma Hızımızı Artırabilir Miyiz?

Bu sorunun kısa cevabı: “Evet okuma hızınızı artırabilirsiniz.” Ama bunu biraz daha detaylı anlatmakta yarar var.
Maalesef ülkemizde okuma yeteneğimizi geliştirmek için özel zaman ayırma işlemi ilköğretim ikinci sınıfta sona eriyor.
Ondan sonra daha iyi ve daha hızlı bir okuyucu olmak için yaptığımız çaba yok sayılacak kadar az. Birçok alanda olduğu gibi okuma hızımızı da egzersizlerle geliştirmemiz mümkün.

Nasıl ki atletler hızlarını antrenmanla artırabiliyorlar, sizler de yapacağınız alıştırmalarla okuma hızınızı artırabilirsiniz.

Okuma Hızımı Ne Kadar Artırabilirim?

Okuma hızınızı ne kadar artıracağınız mevcut okuma hızınızla doğru orantılıdır. Diğer bir ifade ile şu anda dakikada 200 kelime okuyorsanız alıştırmalar sayesinde okuma hızınızı 500 hatta 600 kelimeye çıkarabilirsiniz. Okuma hızınız 300–400 kelime/dakika aralığında ise bu durumda 1000 kelime/dakika seviyesine ulaşmanız mümkündür. Rakamlar değişse de okuma hızınızın düzenli bir çalışmanın sonucunda iki hafta gibi çok kısa bir sürede 2–3 katına çıkacağı kesindir.

Okuma Hızımı Nasıl Artırabilirim?

Bunun için yapmanız gereken hızlı okuma alıştırmalarını düzenli olarak her gün tekrar etmeniz. İki hafta sonunda okuma hızınızın arttığını kendiniz şahit olacaksınız.

Okuma Hızı Nasıl Ölçülür

Ne kadar sürede okuduğunuzu saniye cinsinden (Örneğin: 224 saniye) belirleyiniz. Metnin sözcük sayısını okuduğunuz saniyeye bölüp 60 ile çarpınız. Böylece dakikada kaç kelime okuduğunuzu hesaplamış olacaksınız. Örneğin: 632 Kelime sayısına sahip bir metni, 173 saniyede okuduysanız; (Kelime sayısı / Bitirme Süresi(saniye cinsinden) X 60 ) formülünü kullanarak: 632/173*60 =219

Yazan ve Kaynak : Mansur Yüksel, Medium ve Tüzder

Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.

İlgili Yazılar