Juggling-Jonglörlük-Maharet-3 Top Çevirme
Hayatınızda hiç üç top çevirmeyi denediniz mi? Ben denedim. Hem de çok kez. Hatta saatlerce. Tenis toplarıyla başladım üç top çevirmeye. Sonradan Amerika’dan bu iş için yapılmış özel toplardan aldım. O toplarla da uğraştıysam da küçük bir ilerleme elde ettim. Ofisimde her zaman bir köşede üç top durdu; bazen geçerken elime alıp alıp tekrar tekrar deneyip bıraktım.
Üç top çevirme çalışmasının benim için bir tutkuya dönüştüğünü söyleyebilirim. Hani volkanlar vardır ya uzun süre uyurlar ara ara patlarlar benim için de öyle. Yani durup durup tekrar tekrar deniyorum. Şimdi Sıra Dışı Yaşam Becerileri’ndeki konuşmacı ve asistan ekibimle 3 top çevirme dersi almaya başladım. İstanbul’da ilköğretim okulları ve liselerde de ders veren ve çocuklarla gösteriler hazırlayan Serdar Güven isminde mütevazı ve iyi bir öğretmenimiz var. Türkiye’de üç top çevirme işi yabancı dilden kelimelerle biliniyor. Jonglörlük ya da juggling diye. Üçten başlayıp 12 topa kadar artırabiliyor ve araya çok değişik formlar ve hareketler katabiliyorsunuz.
Bu tür becerilerin hepsi, motor beceriler sınıfındandır ve motor becerilerin hemen hepsini öğrenmek zordur. Bisiklet sürmek, araba sürmek motor beceridir ve öğreninceye kadar acı verir. Sabır ister. Şu sıra Karakter Eğitimi başlıklı bir kitap üstünde çalışıyoruz. Üstünde durduğumuz en önemli maddelerden bir tanesi “Kararlılık”. Ders çalışmakta, bir sınava hazırlanmakta, bir dili öğrenmekte kararlı olamıyoruz. Acıya karşı dayanıklı değiliz. Acı ile yaşamak yerine, acısız ama düşük kaliteli sonuçlara razı oluyoruz. Acıya karşı dayanıklı olma öğrenilebilir bir şey. Örneğin 3 top çevirme motor bir beceri olarak kolayca kazanabildiğiniz bir beceri değil. Emek ve zaman istiyor. Ben kişisel olarak kararlılığımı birçok değişik konuda kendimi zorlayarak, sonuç alıncaya kadar uğraşarak elde ettim. Jonglörlük çalışması da benzer şekilde sabrı ve kararlılık düzeyimizi geliştiren bir çalışma.
Üç top çevirme aşama aşama ilerlerse de, üç top çevirme ile ilgili önemli bir aşamayı paylaşayım. Bir elinizde iki top, diğer elinizde bir top oluyor. İlk önce iki top olan elinizdeki bir topu atacaksınız, ardından tek top olan elinizdekini ve sonra hiç atmadığınız topu. Tabi yükselip düşen topları toplayıp hareketi sürdürmeniz gerekiyor. Ama olmuyor, kolay olmuyor. Oluncaya kadar pes etmeden çalışmak gerekiyor. Bir eşik var; o eşiğe ulaşıncaya kadar sürdürmeniz gerekiyor.
Birçoklarının jonglörlük çalışmasında uzun bir süre başarısız olunmasının nedeni, insanı kendisi ve kendi fikirleri. Risk alma alışkanlığı, kontrolcü tutumu. Risk almadan üç topu çevirebilmek mümkün değil. Aşırı kontrolcü bir çaba, tüm kontrolün tamamen kaybolmasına yol açıyor. Tıpkı çocuklarımızın üzerinde olduğu gibi. Üç top çevirirken hem kendimizi, hem de düşüncelerimizi tanıyoruz. Motor faaliyetlerin en harika özelliği, insanın serbest bir düşünmeye girmesi. Çalışmalar sırasında gerek kendimizi değerlendirme ve tanımayla ilgili düşünceler, gerekse çok başka konulardaki problemlere çözümler geliyor.
Günümüz zamansızlığında birçok insan spor yapmakta güçlük çekiyor. Jonglörlük, üç-dört topla sizi saatlerce oyalayabilen, hiç sıkılmadan uğraşabildiğiniz ve ister evinizde, ister bir otel odasında, isterse bir kırda yapabildiğiniz mükemmel bir kalori yaktırıcı ve aynı zamanda dolaşım hızlandırıcı. Bir taraftan büyük grupları motive edebilecek, müthiş bir çalışma. Biz çalışmalara başladıktan sonra ne kadar neşelendiğimizi anlatamam. Başarı elde etmek ise müthiş bir duygu. Kuruluşların da elemanlarını motive etmek için kullanabileceği harika bir etkinlik.
Aynı zamanda 3 top çevirme ile, yönetim kavramları arasında paralellik var. Takım çalışması, müşteri odaklılık, değişim, sürekli iyileştirme, vizyon, varsayım yönetimi gibi birçok kavram jonglörlük çalışmalarının içinde yatıyor.
Melih Arat
melih@meliharat.com
