Anasayfa / Başarı Yazıları / Duygusal zekayı liderliğe çevirmek!

Duygusal zekayı liderliğe çevirmek!

İnsan beyninin gelişebilen ve değişebilen alanlarından duygusal zeka, liderlikle en ilintili kısım olarak değerlendiriliyor. İş hayatının maskülen değerlerine karşılık artık daha feminen özellikler, kadınların duygusal zekalarıyla da birleşince onları liderliğe taşıyor. Kadın yönetici ve liderlik… Her iki konuda da oldukça hassas ve iki kelimenin yanyana gelmesi, çoğu kişide iyi duygular uyandırıyor. Peki, her kadın lider midir? Ya da olabilir mi? Liderlik öğrenilen bir şey midir?

Bu yıl 3’üncüsü düzenlenecek Executive Kadın Liderlik Programı yaratıcılarından üst düzey yönetici ve lider koçu Tülin Kahvecioğlu, “Evet, kadın ya da erkek herkes lider olabilir. Kendini destekleyici çalışmalarla geliştirip, daha etkili bir lider olmayı öğrenebilir” diyor. Kahvecioğlu’na göre herkes hayatının pek çok noktasında liderlik görevi üstleniyor. Sadece bir kişiyi bile, belli bir noktaya taşımada aracılık ettiğinizde lidersiniz: “Sorumluluğumuzun olduğu her alanda belli bir liderlik rolümüz var” diyor.

Liderliğin ışıldadığı alanlar

Kahvecioğlu, liderliğin öncelikle kendini tanıyarak başlayan bir süreç olduğunu söylüyor ve liderliğin duygusal zeka ile ilişkisine dikkat çekiyor:

Dünyaya belli bir IQ ile geliriz ve IQ seviyemiz kendimize doğru eğitimlerle yatırım yaptığımızda birkaç puan yükselebilir ya da kendimize yatırım yapmadığımızda gerileyebilir. Ancak genelde IQ seviyemizde radikal bir değişiklik olmaz. Oysa ki, EI (Emotional Intelligence) -duygusal zeka- beynin gelişebilen, değişebilen ve dolayısıyla liderlikle ilintili bir parçasıdır. Beynimizin bu yönü, duygusal zekamız gelişebilir. Liderlik de beynin tam olarak bu işleviyle ilgilidir. Dolayısıyla eğitimler, koçluk çalışmaları, mentorluk, danışmanlık ve gerekirse psikolojik çalışmalar, bu yönümüzün gelişmesi için alınabilecek değerli destek çalışmalarıdır. Bu çalışmalar ile liderliğin ışıldadığı alanları bulup, en etkili ve otantik halinin önündeki önemli engelleri temizlemek gerek.”

liderlik

Duygusal zekanın kullanılması ve geliştirilmesinin yanı sıra çalışma hayatında kadınların karşı karşıya kaldığı başka bir konu daha var. İş hayatının benimsenmiş bazı değerler sistemi bir kadın için maskülen özellikleri ön plana çıkarmayı gerektiriyor.

Feminen özelliklere yer açın

Executive Kadın Liderlik Programı yaratıcı ve uygulayıcılarından lider koçu Bilge İnal, hedef odaklılık, analitik analiz, organizasyonel beceriler, statü, hiyerarşik yaklaşım, sistemik düşünme gibi başarıyı getiren önemli becerilerin, hep ön planda olduğunu söylüyor. İnal’a göre son 50 yılda iş hayatının kadına dayattığı bu maskülen özellikler, yavaş yavaş yerini daha feminen özeliklere bırakıyor. Yaratıcılık, empatik düşünme, duygularını dile getirme, bağ ve güçlü ilişkiler kurma, işbirliği, sezgisellik, duyarlılık, birleştiricilik, takımdaşlık ve bütünsel faydayı gözeten yaklaşımlar, feminen özelliklerin öne çıkan yanları olarak gösteriliyor.

Bilge İnal, “Başarı için kadınlar, güçlü bir şekilde bu özelliklere uyum sağladılar. Ancak bugün yeni değerler şekilleniyor” diyor. Bir işyerinde takdir edilecek feminen prensiplerin önemini şöyle ifade ediyor:

– Kadın-erkek her liderde bulunan; yaratıcılık, empatik düşünme, duygularını dile getirme, bağ ve güçlü ilişkiler kurma, işbirliği, sezgisellik, duyarlılık, birleştiricilik, takımdaşlık ve bütünsel fayda yaklaşımı, feminen özelliklerin öne çıkan yanlarıdır.

– Yaradılışı gereği bu özellikler daha doğallıkla ortaya çıktığından bir kadın lider, çalıştığı işyerinde bu feminen prensipleri daha çok yansıtan, paylaşan bir lider olarak durmalıdır.

– Özgüvenli, otantik ve yetkin kadın liderlerin yetişmesi, ancak kadın ve erkeklerin, işyerinde feminen prensipleri takdir edip geliştirmeleriyle mümkündür.

Liderliğe uzanan yol planlanabilir

Eğitmen, psikoterapist, yazar Cenk Kahvecioğlu ise “Liderlik, kişinin kendisine doğru bir gelişim yolculuğunu ifade eder” diyor. Liderin kendini geliştirdikçe etki ettiği insan sayısı ve etkileme gücünün de gelişeceğini söyleyen Kahvecioğlu’nun önerisi, swot analizi. Çünkü bu analiz, kişinin güçlü yanlarını bulup, özgün yanlarını bilmesini ve ön plana çıkarmasını sağlıyor. Yani bir kişi, liderlik yolunu planlayabiliyor. Kahvecioğlu, konuyu şöyle açıklıyor:

– Özgünlüğümüzü fark edip, yeterince kullanıyor olmak ilk adımdır.

– Ardından, hangi alanlarda gelişim ihtiyacı var saptayıp, kısa-orta ve uzun vadeli eylem planı yapmak gerekir.

– Değişebilmek/değiştirebilmek için odaklı, uzun süreli ilgi gerekir.

Kaynak : Hürriyet İK – Hayriye MENGÜÇ

Hakkında Özgür ŞAHİN

Türkiye'nin en büyük kişisel gelişim sitesi olan kendinigelistir.com projesinin sahibidir. 2006 yılından bu yana #kişiselgelişim alanında birçok yeniliği bünyesinde bulundurduğu sitede "beden dili, iletişim teknikleri, başarı hikayeleri, motivasyon teknikleri, özgüven gelişimi" gibi bir çok ana tema üzerine yazar, çizer, karalar, öğretmeye çalışır.