“Pencereni Değiştir” kampanyasına hoş geldiniz!
Kampanyanın amacı algımızın, davranış ve duygularımıza olan yansımasını görmek… Bugün en az bir olaya, duruma ya da kişiye baktığımız noktayı değiştireceğiz. Nasıl mı?
Algılarımız inançlardan, tecrübelerden, travmalardan ve daha birçok farklı nedenlerden beynimize yerleşiveriyorlar. Artık dünyayı onlardan öteye göremez hale geliyoruz. Peki yıllarımızı vererek edindiğimiz, canımız, bir tanemiz bakış açımızı nasıl değiştireceğiz dersiniz?
Biz bu işe koçlukta “yeniden çerçeveleme” diyoruz. Bir şeyi düşün, sonra da o şeyi farklı yönleriyle (muhtemelen daha önce aklından bile geçirmediğin yönleri) düşün.
Hadi ama yapmayın, bu kadar da zor değil. Birkaç denemeden sonra duygularınız nasıl da değişiyor siz bile inanamayacaksınız.
Sevdiğim bir arkadaşım sürekli olarak eşinin yürürken çıkardığı seslerden şikayetçi olduğunu söylüyordu. Bu onun için aşılmaz bir durumdu ve eşi her ayağa kalktığında ayak seslerini duymamak için kendi kendine yüksek sesle şarkı söylemeye başladığını itiraf etti.
Bahsettiğim arkadaşımın yalnız kalmaktan ödü patlayan ve eşini çok seven biri olduğunu söylemem gerekir. Ve bir gün ona bu ayak seslerinin başka ne anlam ifade ettiğini sordum. Duyduğu sorunun saçmalığına direndi bir süre ve düşünmeye başladı.
-Gürültü
-Başka?
-Saygısızlık
-Başka?
-Evde olduğunu hissetmek
-Başka?
-Yalnız olmadığımı hatırlıyorum.
-Başka?
-Evde olduğu için mutluyum da aslında…
Bu diyaloğumuzdan sonra kulağını tırmalayan hızlı ve sert ayak seslerinin aslında en korkuttuğu 2 şeyi ortadan kaldırdığını fark etti. Artık şikayet etmiyor ve eşinin varlığını her an hissediyor.
Annesinin kendisine çok fazla baskı yaptığını şiddetle dile getiren 19 yaşındaki yeğenim artık bu baskıya dayanamayacağını ve şehir dışı bir üniversiteye sırf bu yüzden sıcak baktığını anlattı. Ve işte diyaloğumuz…
-Sence annen neden sana baskı yapıyor olabilir?
-Bilmiyorum teyze ve artık katlanamıyorum. Sanırım bana güvenmiyor.
-Sana güvenmediğini nasıl anladın?
-Arkadaşlarıma karışıyor, istediğim zaman dışarı çıkamıyorum.
-Sence başka neler düşünüyor?
-Bana zarar gelmesinden korkuyor.
-Başka?
-Yanlış yapmamı istemiyor.
-Neden sana zarar gelmesinden korkuyor olabilir?
-Çünkü beni çok seviyor.
-Bu sana nasıl hissettiriyor?
-Güvende, mutlu ve huzurlu…
(Bu kısımda yüzündeki mutluluk mimiklerini size göstermek isterdim)
-Ne yapmak istersin?
-Annemin beni sevdiğinin farkında olduğumu ona anlatacağım ve kendime zarar verebileceğim tüm olumsuzlukları en aza indireceğimi onunla paylaşacağım…
Böylelikle 19 yaşındaki yeğenime yeni bir pencere açılmış oldu. Şuan ailesiyle yaşamaya devam ediyor ve tabi üniversiteyi bitirmesine az kaldı.
Algın senin her şeyin.. Aradığın mutluluksa durma, kendine yeni pencereler aç…
Yazan : Tuğçe Güçnar Kengil | kendinigelistir.com
